17. Ceza Dairesi 2016/2251 E. , 2016/4468 K.
"İçtihat Metni"Nitelikli hırsızlık, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 37/1. maddesi delaleti ile 116/4, 119/1-c, 142/1 -b, 143. ve 151/1. maddeleri gereğince 2 yıl 8 ay, 2 yıl ve 4 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 58/6. maddesi gereğince cezasının infazının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre yapılmasına, yine aynı Kanun"un 53/1. maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına dair Karahallı Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2011 tarihli ve 2010/69 Esas, 2011/69 sayılı kararı aleyhine ... Bakanlığı"nca verilen 25.01.2016 tarih ve 2015- 1788/6366 sayılı Kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04.02.2016 tarih ve 2016/37727 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"un Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un geçici 2. maddesinde yer alan ” (1) Bölge adliye mahkemeleri faaliyete geçinceye kadar hapis cezasından çevrilenler hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine karşı temyiz yoluna başvurulamaz.” ve aynı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı (mülga) Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun 305. maddesinin son cümlesindeki bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas olmaz” şeklindeki hükümler karşısında, adı geçen sanığın ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 29/04/2009 tarihli ve 2008/221 Esas, 2009/367 sayılı ilamıyla mahkum olduğu 740,00 Türk lirası adli para cezasının tekerrüre esas alınması ve hakkında hükmolunan hapis cezalarının infazının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesinde,
2-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/2. maddesinde yer alan “Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.” ve 3. fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi altsoyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin 1. fıkrası a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği, incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden...Asliye Ceza Mahkemesi"nin 17.11.2011 tarih ve 2010/69 Esas, 2011/69 sayılı kararının CMK’nın 309/4-a maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Bozma nedenine göre uygulama yapılarak;
1-Hükmün 4. maddesinde yer alan sanık ...hakkında Türk Ceza Kanunu"nun 58/6. maddesi gereğince, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilerek, infaz sonrası hakkında denetim serbestlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin bölümün hükümden çıkartılmasına,
2-Hükmün 1-E, 2-D ve 3-E maddelerinde yer alan hak yoksunluğuna ilişkin bölümlerin hükümlerden çıkartılarak yerlerine TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına ibaresinin eklenmesine,
İnfazın bu şekilde yapılmasına, hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, 30.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.