Irza geçme ve reşit olmayan kimseyi zorla kaçırıp alıkoyma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/5055 Esas 2014/2917 Karar Sayılı İlamı

Tebliğname No : 5 - 2010/271048
MAHKEMESİ : Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21.01.2010
NUMARASI : 2003/152 Esas, 2010/11 Karar
SUÇ : Irza geçme ve reşit olmayan kimseyi zorla kaçırıp alıkoyma

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olayın tamamına ilişkin tek görgü tanığı durumunda olan mağdurenin Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla çıkartılan nüfus kaydına göre, 23.08.2007 tarihinde evlenerek Pancar soyadını aldığı ve bu nüfus kaydına göre tespit edilen adresten şikâyet ve delillerinin tespiti mümkün iken araştırma yapılmadığı, bu adresten de mağdureye ulaşılamaması halinde üzerine kayıtlı telefon hatları olup olmadığının araştırılıp belirlenmesi ve açık adresinin elverişli bilgilerin etkin bir şekilde çevresinden ve gerektiğinde zabıta marifetiyle tekrar araştırılıp saptandıktan sonra kendisinin bulunup, tanık sıfatıyla duruşmada dinlenmesinden sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre, sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken mağdurenin duruşmada dinlenilmesinden vazgeçilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Dosya içeriğine göre, sanıklar Mesut ve Suat ile mağdureyi Gaziantep"ten Denizli"ye birlikte getiren Tarık O.. hakkında aynı mağdureye yönelik Gaziantep"teki alıkoyma ve ırza geçmeye teşebbüs eylemleri ve bu eylemlere iştirak nedeniyle Tarık O.., Halil Ç..ve Şerife K.. haklarında Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının 05.05.2003 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı anlaşıldığından, bu kişiler hakkındaki dosyanın akıbeti araştırılıp dosyanın getirtilerek onaylı bir örneğinin dosya içerisine alınmasından sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin gözetilmemesi,
Uygulamaya göre de;
5237 sayılı TCK.nın 103/3. maddesinde birden fazla kişi ile birlikte işleme hali kanunun yürürlükte olduğu 01.06.2005 ile 08.07.2005 tarihleri arasında madde metninde bulunmamakta iken, 29.06.2005 tarihinde kabul edilen ve 08.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5377 sayılı Kanunun 12. maddesiyle madde metnine eklendiği, buna göre 08.07.2005 tarihinden önce işlenen suçlarda birden fazla kişi ile birlikte işleme halinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.