15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3109 Karar No: 2018/1553 Karar Tarihi: 05.03.2018
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/3109 Esas 2018/1553 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2017/3109 E. , 2018/1553 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Beraat
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, müştekiler vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Her ne kadar müştekiler vekili dava ve duruşmalardan haberdar edilmemiş, katılma hususunda talebi alınmamış ise de, soruşturma aşamasında sanıktan şikayetçi olduklarını belirttiği, müştekilerin ve vekilinin kovuşturma aşamasında dinlenmemiş oldukları, CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olanların kanun yollarına başvurma haklarının bulunduğu, müştekilerin 5271 sayılı CMK"nın 260/1. maddesine göre, sanıklar hakkında kurulan hükmü temyize hakkı bulunduğu anlaşılarak aynı Kanun"un 237/2. maddesi uyarınca katılmasına karar verilerek yapılan incelemede; Sanığın... Barosuna kayıtlı avukat olduğu, katılanların ...ilçesi...Mevkii ... ada,... parsel sayılı taşınmazdaki villalarda bedelini ödeyip arsa payını satın aldıkları ancak yabancı uyruklu olmaları nedeniyle tapuda devir ve tescil işlemleri için askeri makamlardan izin prosedürünün gerekli olması nedeniyle bu prosedürün yapılması amacıyla taşınmazın geçici olarak tapuda sanık adına satışının yapıldığı, sanığın katılanlar ile yaptığı 05/07/2006 tarihli sözleşmede de belirtildiği üzere bu taşınmazı izin prosedürü bittikten sonra katılanlara devretmeyi kabul ettiği ancak 700 İngiliz Sterlini vekalet ücreti de almasına rağmen, tapuda devraldığı bu taşınmaz arsa payını katılanlara devretmeyerek, 19/07/2007 tarihinde tanık Avukat ..."ya devrettiği, sanığın üzerine atılı suçu bu şekilde işlediği iddia olunan olayda, Sanığın savunmasında taşınmazın kendisine izin işlemleri için devredildiğini ancak daha sonra katılanların isteği doğrultusunda taşınmazı katılanlara satan ... ... isimli şahsın avukatına devrettiğini, bu işlemleri yaparken emlakçılık yapan ... isimli şahsın tanık olduğunu, katılanlara taşınmaz kendisine devredildiğinde 80.000 Pound bedelli teminat senedi verdiğini ve bu senedin icra takibine konu edindiğini belirttiği, taşınmazı sanıktan devralan tanık Avukat ... ise soruşturma aşamasında, taşınmazı katılanlara satan şirketin olay tarihinde vekili olduğunu, ..."nın yetkilisi olduğu şirketin talebi üzerine bahse konu taşınmazı sanıktan devraldığını beyan etmesi karşısında gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti açısından, ... isimli emlakçının açık kimlik bilgileri sanıktan sorularak tespiti halinde dinlenmesi,... isimli şahsın sanık ve tanık beyanları doğrultusunda beyanının alınması, kovuşturma aşamasında dinlenmeyen katılanlar ve vekilinin bu doğrultuda dinlenmesi ve sanığın savunmasında belirttiği şekilde bir icra takibi olup olmadığı araştırılması neticesinde toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik inceleme yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.