Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/4757
Karar No: 2014/2898
Karar Tarihi: 06.03.2014

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/4757 Esas 2014/2898 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın çocuğa basit cinsel istismar suçunu işlediği gerekçesiyle mahkum olduğu hükmü incelerken, Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen raporun eksik olduğunu ve mağdurenin ruh sağlığının suç nedeniyle mi yoksa genel olarak mı etkilendiğinin belirsiz olduğunu belirtmiştir. Bu nedenle, Adli Tıp Kurumu'ndan yeniden rapor alınarak mağdurenin durumu daha ayrıntılı olarak incelenmelidir. Ayrıca, mahkeme sanığın cezasının orantılı olmadığını, suçun ağırlaşmış halinin mevcut olmadığını ve sanığın daha önce benzer bir suç işlemediğini göz önünde bulundurarak hükmü bozmuştur. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 103/6, 3/1, 61, 53/4 ve CMUK'nın 321. maddeleri bahsedilmiştir.
14. Ceza Dairesi         2012/4757 E.  ,  2014/2898 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 5 - 2011/3076
    MAHKEMESİ : Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 01.07.2010
    NUMARASI : 2009/214 Esas, 2010/130 Karar
    SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Olay günü, tarlaya giden mağdureyi yolda gören sanığın "seni seviyorum" diyerek mağdurenin göğüslerini sıkıp, mukavemetle karşılaşması üzerine bu seferde kollarından tutarak, sürüklemeye çalışması eylemine ilişkin Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca "travma sonrası stres bozukluğu oluştuğu" yönünde rapor düzenlenmiş ise de; sanık tarafından işlenen dokunma, sıkma, öpme gibi ani nitelikteki, devamı bulunmayan, kesik biçimde gerçekleştirilen hallerde mağdurenin olayın üçüncü kişilerce duyulması üzerine ruhsal durumunun etkilenmesi nedeniyle duyduğu üzüntü ve sıkıntı sonucunda ortaya çıkan halin ruh sağlığı bozukluğu olarak değerlendirilemeyeceği ve TCK.nın 103/6. maddesinde öngörülen netice sebebiyle ağırlaşmış hal maddesinin cinsel istismar eyleminin ağır boyutlara ulaşması, ısrarla gerçekleştirilmesi ya da suçun nitelikli halinin işlenmesi nedeniyle gerçekleşebilecek bir sonuç olabileceği, keza eylemin niteliğine göre öngörülen ceza miktarı da gözetilerek tam bir vicdani kanı oluşabilmesi için dava dosyası yeniden Adli Tıp Kurumuna gönderilerek mümkünse dosyadaki bilgi ve belgelere göre Adli Tıp Genel Kurulundan yeniden rapor alınarak mağduredeki halin bir ruh sağlığı bozulması mı yoksa suç nedeniyle ruh sağlığının etkilenmesi mi olduğunun saptanması yerine, eksik araştırma sonucuda karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    Sanık hakkında hüküm kurulurken TCK.nın 103/1. madesinde düzenlenen suçun üst sınırının 8 yıl olduğu gözetilemeyerek, temel cezanın 9 yıl olarak belirlenmesi ve sanığın eyleminin benzer olaylara nazaran daha vahim bir durum arz etmediği halde, cezanın alt sınırından aşırı uzaklaşmayı gerektirecek somut nedenlerin de bulunmadığı gözetilmeden, orantılılık ilkesine ve dosya içeriğine aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle TCK.nın 3/1 ve 61. maddelerine aykırılık yapılması,
    Suç tarihinde 17 yaşı içerisinde bulunan sanık hakkında, TCK.nın 53/4. maddesine göre aynı maddenin 1. fıkrasının uygulanamayacağı gözetilmeyerek, anılan fıkradaki hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi