16. Hukuk Dairesi 2017/2557 E. , 2021/1244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ...,... Köyü çalışma alanında bulunan 114 ada 11 parsel sayılı 61.131,46 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek, malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan elatmanın önlenmesi davası, davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanağı ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın hüküm yerinde gösterilen payları oranında tarafların müşterek murisleri ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tarafların müşterek miras bırakanı ...’dan kaldığı ve davacı tarafın, murisin sağlığındaki paylaşım ile taşınmazın davacı ile kardeşleri ... ve ...’a intikal ettiği, ...,...’ın da 1971 tarihli senetle paylarını kendisine devrettiği yönündeki iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dava, aktarılan dava niteliğinde olduğundan 3402 sayılı Kadastro Kanunu" nun 30/2. maddesi uyarınca resen araştırma ilkesine tabi olup, Mahkemece, gerçek hak sahiplerinin tespit edilerek buna göre tescil kararı verilmesi gerekmektedir. Ne var ki, bu kapsamda yöntemince araştırma ve inceleme yapılmamış, dava dosyası Asliye Hukuk Mahkemesinden görevsizlik kararı ile devredildikten sonra Kadastro Mahkemesinde keşif yapılmamış, genel mahkemede yapılan keşif ile yetinilmiş; dava, gayrimenkulun aynına ilişkin olduğu halde, bir kısım tanıklar duruşmada dinlenilmiş; diğer taraftan davacı tarafça dosyaya ibraz edilen 20.02.2007 tarihli pay devrine ilişkin belge karar yerinde tartışılıp, değerlendirilmeden hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, mahallinde yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişinin katılımıyla keşif yapılmalı, bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu, kim tarafından hangi tarihten beri ne şekilde kullanıldığı, kullanımın kimden kime, nasıl geçtiği; taşınmazın tarafların müşterek murisleri ...’dan kaldığının anlaşılması halinde, murisin sağlığında taşınmazlarının paylaştırılıp paylaştırılmadığı, paylaştırılmış ise çekişmeli taşınmazın hangi mirasçılarına düştüğü; davacının iddia ettiği gibi, taşınmazın davacı ile davalılara verildiğinin anlaşılması halinde, davalıların paylarını davacıya 11.5.1971 tarihli senet devredip devretmedikleri hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı beyan alınmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı, yerel bilirkişi ve tanık beyanları komşu taşınmazların tutanak örnekleri ile kadastro tespitlerinin dayanaklarını oluşturan kayıtlarla denetlenmeli; yerel bilirkişi ve tanık sözleri arasındaki çelişkinin giderilememesi halinde hangi beyana ne sebeple üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı; fen bilirkişisinden, yapılan keşif ve uygulamaları izleyip denetlemeye olanak verir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; öte yandan mirasçılar arasında pay devri mümkün olduğuna göre, davacı tarafından sunulan müşterek muris ..." un bir kısım mirasçılarının haklarını devrettiklerine ilişkin 20.02.2007 tarihli tutanak üzerinde durulmalı ve bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu yönler gözardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi; çekişmeli taşınmaz 114 ada 11 parsel olduğu halde hüküm yerinde taşınmazın 114 ada 1 parsel olarak gösterilmesi dahi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.