Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4002
Karar No: 2018/10863
Karar Tarihi: 15.11.2018

2863 sayılı Kanuna aykırılık - 6136 sayılı Kanuna aykırılık - suç işlemek amacıyla örgüt kurma - kurulmuş olan örgüte üye olma ve örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2016/4002 Esas 2018/10863 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2016/4002 E.  ,  2018/10863 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık, 6136 sayılı Kanuna aykırılık, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, kurulmuş olan örgüte üye olma ve örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme
    Hüküm : 1- Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, kurulmuş olan örgüte üye olma ve örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan sanıklar ..., ..., ..., ... , ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... , ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...ve ... hakkında; 5271 sayılı CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat
    2- Kültür ve tabiat varlıklarını yurt dışına çıkarma yasağına aykırı hareket etme suçundan sanıklar ..., ... , ..., ..., ..., , ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında; 5271 sayılı CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat

    3- Kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme suçundan sanıklar ..., ... ve ... hakkında; 5271 sayılı CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat
    4- Kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma suçundan sanık ... hakkında; 5271 sayılı CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat
    5- 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık ... hakkında; 5271 sayılı CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca beraat
    6- Kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme suçundan sanık ... hakkında; 2863 sayılı Kanunun 67/2, 5237 sayılı TCK"nın 43, 62, 52/4, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    7- Kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme suçundan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., Atilla ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında; 2863 sayılı Kanunun 67/2, 5237 sayılı TCK"nın 43, 62, 52/4, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    8- Kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma suçundan sanıklar ..., ..., Mehmet Temizerler, ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında; 2863 sayılı Kanunun 74/1-ilk cümle, 74/1-son cümle, 5237 sayılı TCK"nın 43, 62, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    9- 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık ... hakkında; 6136 sayılı Kanunun 13/3, 5237 sayılı TCK"nın 62, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    10- 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık ... hakkında; 6136 sayılı Kanunun 13/4, 5237 sayılı TCK"nın 62, 52, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    11- 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık ... ... Kurtaran hakkında; 6136 sayılı Kanunun 13/4, 5237 sayılı TCK"nın 62, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    12- 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık ... hakkında; 6136 sayılı Kanunun 13/3, 5237 sayılı TCK"nın 62, 52/2, 5271 sayılı CMK"nın 231. maddeleri uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması


    2863 sayılı Kanuna aykırılık, 6136 sayılı Kanuna aykırılık, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, kurulmuş olan örgüte üye olma ve örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçlarından sanıklar hakkında tesis edilen karar ve hükümler, sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanıklar ... ve ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... ve müdafii, sanık ... müdafii, sanıklar ... ve ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii ve şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Hüküm yokluğunda tefhim edilen sanık ..."e gerekçeli kararın 11/11/2014 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın, 1412 sayılı CMUK"un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra, 27/11/2014 tarihinde temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmış ise de, gerekçeli kararın, sanığın işte olması nedeniyle aynı konutta ikamet eden babası İbrahim Gürgen imzasına tebliğ edildiği, sanık tarafından ibraz olunan Bursa İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 22/12/2014 tarihli raporunda, İbrahim Gürgen"in muayenesi ve test sonucu, orta derecede demans (MMSE: 23 puan) olduğu kanaatinin belirtildiği anlaşılmakla; 7201 sayılı Tebligat Kanununun 22. maddesine aykırı olarak, sanık ..."in bariz bir surette ehliyetsiz bulunan babası İbrahim Gürgen imzasına yapılan gerekçeli karar tebliği usulüne uygun olmadığından, adı geçen sanığın temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilmiştir.
    1- Sanık ... ve şikayetçi Kültür ve Turizm Bakanlığı vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Sanık ..."ın, yokluğunda verilip, 05/11/2014 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü, CMUK"un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra, 21/06/2015 tarihinde temyiz ettiği;
    Şikayetçi Kültür ve Turizm Bakanlığı vekilinin de gerekçeli karar 13/11/2015 tarihinde Bursa İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüne usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde, CMUK"un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra, 01/12/2015 tarihinde temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmakla; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince, sanık ... ile şikayetçi Kültür ve Turizm Bakanlığı vekilinin temyiz istemlerinin, isteme uygun olarak ayrı ayrı REDDİNE,
    2- Sanık ..."nın 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hükmün incelenmesinde ise;
    Anayasa Mahkemesinin, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, lehe hükümlerin uygulanmadığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    a- Bir tam gün karşılığı takdir edilen adli para cezasının miktarı belirlenirken uygulanan kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    b- 5237 sayılı TCK"nın 54/1. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilen 6.8 cm uzunluğunda, tek atımlı kalem tabanca ile 2 adet 7.65 mm çapında boş kovan ve 1 adet 7.65 mm çapında mermi çekirdeğinin kayıtlı bulunduğu suç eşyası esas defter numaralarının hatalı gösterilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının (22) numaralı bendinin (5) numaralı alt bendinde yer alan (c) başlıklı paragrafının başına, “5237 sayılı TCK"nın 52/2. maddesi uyarınca” ibaresinin eklenmesi; (7) numaralı alt bendinde yer alan “İnegöl Adli Emanetinin 2009/291 sırasında kayıtlı” ve (8) numaralı alt bendinde yer alan “İnegöl Adli Emanetinin 2008/3336 sırasında kayıtlı” ibareleri ayrı ayrı hükümden çıkarılarak yerlerine sırasıyla, “İnegöl Adli Emanetinin 2009/291 sırasında kayıtlı iken, Bursa Adli Emanetinin 2010/7501 sırasına kaydedilen” ve “İnegöl Adli Emanetinin 2009/467 sırasında kayıtlı iken, Bursa Adli Emanetinin 2010/7332 sırasına kaydedilen” ibarelerinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    3- Sanıklar ... ve ..."ın 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin incelenmesine gelince;
    Hükümden sonra, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 12. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK"nın 75. maddesi uyarınca, sanıklara yüklenen ve 6136 sayılı Kanunun 13/4. maddesinde düzenlenen yasak niteliği haiz pek az sayıda mermi bulundurma suçunun önödeme kapsamına alındığı nazara alınarak, sanıkların hukuki durumlarının yeniden takdir ve değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, sanıkların, 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin, sair yönleri incelenmeksizin isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA,
    4- Kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme suçundan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ın mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin incelenmesinde de;
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 135. maddesinde düzenlenen “iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması” tedbiri uygulanarak elde edilen delillerin, maddi yan delillerle desteklenmesinde zorunluluk bulunduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10/12/1990 tarih, 1990/6-257 Esas, 1990/335 Karar ve 09/11/2010 tarih, 2010/8-134 Esas, 2010/217 Karar sayılı ilamlarında da vurgulandığı üzere, tek başına suçun nitelendirilmesine ilişkin yeterli bilgiyi içermeyen iletişimin tespiti tutanakları dışında delil elde edilememesi halinde, suçun sübuta erdiğinin kabul olunamayacağı, diğer yandan, mahkeme huzurundaki ikrarın dahi yan delillerle desteklenmediği sürece kesin kanıt olarak değerlendirilemeyeceği muhakkak iken, iletişim kayıtlarındaki ikrarın, suçun işlendiği hususunda tek başına delil olamayacağının evleviyetle kabulü gerektiği, bu bakımdan, “iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması” tedbiri ile ulaşılan soyut verilerin yanı sıra, somut ve maddi delillerin varlığı halinde suçun sübut bulduğu; aksi takdirde, mahkumiyet hükmünün dayanağı olan kesin ve açık bir ispattan söz edilemeyeceğinden, “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereği suçun sübuta ermediği sonucuna varılacağı;
    Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ın ikametlerinde yapılan usulüne uygun arama sonucunda, korunması gerekli kültür ve tabiat varlığı ele geçirilemediği gibi, adı geçen sanıkların, soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerince yapılan 12/08/2008, 03/09/2008 ve 21/11/2008 tarihli ara operasyonlara konu eylemlere iştirak ettiklerine dair mahkumiyetlerine yeter delil bulunmadığı, sanık ..."in de Bursa Müze Müdürlüğü denetiminde koleksiyoner olup, müze uzmanlarınca düzenlenen 05/05/2009 tarihli raporda, koleksiyondaki eserlerin, envanter defterinde kayıtlı eserlerle aynı olduklarının, koleksiyonda kayıt dışı eser bulunmadığının belirtildiği, adı geçen sanığın, koleksiyonundaki eserleri kanuna aykırı şekilde ticarete konu ettiğine dair de delil mevcut olmadığı anlaşılmakla; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ın, kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme suçundan beraatlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme ile mahkumiyetlerine hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... müdafileri ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükümlerin isteme uygun olarak BOZULMASINA,
    5- Kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma suçundan sanıklar ..., ... ve ..."in mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin incelenmesine gelince de;
    Sanıklar hakkında düzenlenen 11/06/2009 tarihli iddianame ile İnegöl 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/07/2009 tarih ve 2009/846 - 2009/561 sayılı görevsizlik kararı metninde, sanıklar ..., ... ve ..."in, kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma suçunu işlediklerine ilişkin bir anlatım mevcut olmadığından, adı geçen sanıklar hakkında anılan suçtan açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeksizin, 5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesine aykırı olarak, sanıkların, kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz kazı yapma suçundan mahkumiyetlerine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık ... ve müdafii ile sanıklar ... ve ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, sanıkların, kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak BOZULMASINA,
    6- Kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma suçundan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."in mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin incelenmesine gelince ise;
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 135. maddesinde düzenlenen “iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması” tedbiri uygulanarak elde edilen delillerin, maddi yan delillerle desteklenmesinde zorunluluk bulunduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10/12/1990 tarih, 1990/6-257 Esas, 1990/335 Karar ve 09/11/2010 tarih, 2010/8-134 Esas, 2010/217 Karar sayılı ilamlarında da vurgulandığı üzere, tek başına suçun nitelendirilmesine ilişkin yeterli bilgiyi içermeyen iletişimin tespiti tutanakları dışında delil elde edilememesi halinde, suçun sübuta erdiğinin kabul olunamayacağı, diğer yandan, mahkeme huzurundaki ikrarın dahi yan delillerle desteklenmediği sürece kesin kanıt olarak değerlendirilemeyeceği muhakkak iken, iletişim kayıtlarındaki ikrarın, suçun işlendiği hususunda tek başına delil olamayacağının evleviyetle kabulü gerektiği, bu bakımdan, “iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması” tedbiri ile ulaşılan soyut verilerin yanı sıra, somut ve maddi delillerin varlığı halinde suçun sübut bulduğu; aksi takdirde, mahkumiyet hükmünün dayanağı olan kesin ve açık bir ispattan söz edilemeyeceğinden, “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereği suçun sübuta ermediği sonucuna varılacağı;
    Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma eylemine ilişkin suçüstü halinin bulunmadığı, “iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması” tedbiri ile bir kısım sanıkların soruşturma aşamasındaki beyanları dikkate alınarak kolluk kuvvetlerince 29/05/2009 tarihli araştırma tutanağının düzenlendiği, sözü edilen tutanakta, son bir yıl içerisinde kazı yapılmış olduğu değerlendirilen iki farklı yer saptandığının, bunlardan birinin, sanıklar ..., ... ve ..."ın beyanlarında geçen Ortaköy - ... Köyü yolu arasındaki Hasandede sırtları mevkii, diğerinin de sanık ..."ın beyanında geçen Esenköy - Babasultan Köyü yolu üzerindeki bahçe olduğunun belirtildiği, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ın aşamalardaki savunmalarında, kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma fiili gerçekleştirmediklerini söyleyerek suçlamayı kabul etmedikleri, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."in ise aşamalardaki savunmalarında, kazı yaptıklarını ya da kazı yapmak üzere toplanmış olan grup içerisinde yer aldıklarını kabul ettikleri, ancak, adı geçen sanıkların soyut beyanlarının somutlaştırılmadığı, yapıldığı söylenen kazıların yerinde tespit edilerek, ebatlarının, derinliklerinin ve kazı mahallerinin niteliklerinin tereddütsüz, açık ve net bir şekilde belirlenmediği, dolayısıyla, somut delillerle desteklenmeyen kazıya ilişkin ikrarın, tek başına atılı suçun işlendiği hususunda kesin delil olarak kabul edilemeyeceği, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."in, diğer bir kısım sanıkların gerçekleştirdikleri Ortaköy - ... Köyü yolu arasındaki Kilise mevkinde yapılan kazıya iştirak ettiklerine dair de mahkumiyetlerine yeter delil bulunmadığı anlaşılmakla; adı geçen sanıkların, kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma suçundan beraatlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme ile mahkumiyetlerine hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafileri ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."un temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, sanıkların, kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak BOZULMASINA,
    7- Kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme suçundan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."nın mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin incelenmesinde;
    a- İnegöl 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 30/04/2009 tarih ve 2009/188 değişik iş sayılı kararına istinaden sanık ..."ın ikametinde yapılan aramada çeşitli objeler bulunduğu, sanığın soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcılığında ve sorguda verdiği ifadelerde, evinin aranmasında ele geçirilen malzemelerin tarihi bir değerinin olmadığını, bunları merakı nedeniyle çarşıdan pazardan aldığını beyan ettiği, sanığın, evinde bulunan objeleri satışa arz ettiğine ya da ticari maksatla satın aldığına veya kabul ettiğine dair delil mevcut olmadığı;
    Aynı karara istinaden sanık ..."in ikametinde yapılan aramada, ikametin bahçesinde 1 adet mermer sütun bulunduğu, sanığın aşamalardaki savunmalarında, evinin aranmasında ele geçirilen lahitin babası tarafından meyve bahçesinde bulunduğunu, bunun tarihi eser vasfında olup olmadığını bilmediğini beyan ettiği, sanığın, evinde bulunan mermer sütunu satışa arz ettiğine ya da ticari maksatla satın aldığına veya kabul ettiğine dair delil mevcut olmadığı;
    Yine aynı karara istinaden sanık ..."nın iş yerinde yapılan aramada, toplam 174 adet sikke ve obje bulunduğu, sanığın soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerine müdafii huzurunda verdiği ifadede, iş yerinde ele geçirilen eserlerin tamamının ... isimli, soy adını ve açık adresini bilmediği bir arkadaşına ait olduğunu, eserleri en kısa zamanda Bursa Müze Müdürlüğüne götürüp, Müze Müdürlüğünce takdir edilecek fiyatla müzeye bırakarak, verilecek paradan ... isimli arkadaşının belirleyeceği miktar kadar komisyon alma düşüncesi ile hareket ettiğini, komisyonun oranı ve miktarı konusunda aralarında anlaşma bulunmadığını, ..."nın “sen bunları müzeye götür, ben de sana emeğinin karşılığını veririm” şeklindeki teklifini, maddi durumu kötü olduğu için kabul ettiğini söylediği, sanığın, maddi menfaat elde etmek amacıyla suça konu sikke ve objeleri kabul etme fiilinin, kültür varlığı ticaretine aykırılık oluşturduğu;
    Sanık ..."ın ikametinde yapılan aramada da, 1 adet üzerinde savaşçı resmi bulunan eski metal para, 1 adet ortası delik metal para, zarf içerisinde kırılmış eski metal parçalar ve alüminyum folyo içerisine sarılmış vaziyette 3 adet parça bulunduğu, sanığın soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerine müdafii huzurunda verdiği ifadede, evinin aranmasında ele geçirilen sikkeleri, ismini ve kim olduğunu bilmediği bir şahıstan aldığını, sanık ..."in yönlendirmesiyle bunları Uludağ Üniversitesi öğretim üyesine gösterdiğini, bu şekilde sahte ve değersiz olduğunu öğrendiği sikkeleri evinde muhafaza ettiğini söylediği, sanığın, evinde bulunan objeleri satışa arz ettiğine ya da ticari maksatla satın aldığına veya kabul ettiğine dair delil mevcut olmadığı anlaşılmakla;
    Sanıklar ..., ..., ... ve ..."dan ele geçirilen dava konusu eserler üzerinde üniversitelerin arkeoloji ve sanat tarihi kürsülerine mensup öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak, mevcut durumları itibariyle bilim, kültür, din veya güzel sanatlarla ilgileri, tasnif ve tescile tabi, bildirim zorunluluğu olan, yani 2863 sayılı Kanun kapsamında korunması gerekli taşınır kültür varlığı olup olmadıkları tespit edilip, anılan niteliği haiz olduklarının belirlenmesi halinde, sanıklar ..., ... ve ..."ın, “korunması gerekli taşınır kültür varlıklarını bulundurma” suçundan 2863 sayılı Kanunun 70. maddesi; sanık ..."nın ise, “kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme” suçundan aynı kanunun 67/2. maddesi uyarınca mahkumiyetlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ve sanıklar ..., ... ve ... yönünden hatalı nitelendirme ile hüküm tesis edilerek, “aynı suç işleme kastı ile eylemini birden çok kez değişik zamanlarda gerçekleştirdiği” şeklindeki soyut ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile tüm sanıklar hakkında tayin edilen cezada, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca arttırıma gidilmesi,
    b- Kolluk kuvvetlerine, sanık ..."nun tarihi eser kaçakçılığı yaptığı, satın aldığı ya da sattığı tarihi eserleri İnegöl"de faaliyet gösteren kargo şirketleri aracılığıyla aldığı ya da gönderdiği ihbarında bulunulması üzerine, 12/08/2008 günü yapılan araştırmalar sonucunda, ... Kargo bürosu önündeki sokakta, elinde ... Kargo"ya ait gönderi ambalajı bulunan sanık ... ile karşılaşıldığı, sanığın elindeki, göndericisi .. ., alıcısı ... olan gönderi ambalajında toplam 34 adet sikke bulunduğu, aynı gün Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile sanığın ikametinde yapılan aramada da toplam 142 adet sikke ve heykel ele geçirildiği, İnegöl 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 13/08/2008 tarih ve 2008/380 değişik iş sayılı kararı ile arama ve el koyma işleminin onaylanmasına karar verildiği, müze uzmanlarınca düzenlenen 13/08/2008 tarihli raporda, sanık ..."dan ele geçirilen 1 adet İslami para haricinde diğer bütün eşyaların sahte olduğunun, İslami paranın da oldukça aşınmış olması nedeniyle bilirkişi tarafından incelenmesinin yerinde olacağının, adı geçen sanığın üst aramasında ele geçirilen 1 adet Ephesus sikkesinin 2863 sayılı Kanun kapsamında kaldığının, 8 adet Miletos sikkesinin ise sahte olup olmadığı konusunda tereddüde düşüldüğünden, bilirkişi tarafından incelenmesi gerektiğinin belirtildiği, müze uzman raporunda sözü edilen 1 adet İslami para ile toplam 9 adet sikkenin müzece teslim alındığı, kovuşturma aşamasında, Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyeleri tarafından düzenlenen 21/06/2011 tarihli raporda, Bursa Adliyesi emanetinde bulunan eserlerin incelendiğinin, incelenen eserlerden sanık ..."da bulunan 1 adet mermer heykel başının Geç Roma dönemine ait olup, 2863 sayılı Kanun kapsamında kaldığının, diğer objelerin ise imitasyon (sahte) olup, anılan kanunun kapsamı dışında yer aldığının belirtildiği, sanığın 12/08/2008 tarihinde kolluk kuvvetlerine verdiği ifadede, evinde yapılan aramada bulunan eserleri, asker arkadaşı olan ..."un borcuna karşılık kendisine verdiğini, bunları bir senedir elinde bulundurduğunu ve değersiz hediyelik eşya olarak bildiğini beyan ettiği, 06/05/2009 tarihinde Cumhuriyet savcılığında verdiği ifadede ise, ... isimli şahsın gönderdiği tarihi paraların sahte olup olmadıklarını kontrol ettirerek, gerçek olmaları halinde ihbarda bulunup yakalatma amacı taşıdığını söylediği, sanığın kovuşturma aşamasındaki beyanında da eski savunmalarının doğru olduğunu ve tekrar ettiğini dile getirdiği, tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi ile, sanık ..."nun, kargo yoluyla kendisine gönderilen sikkeleri ticari maksatla kabul ettiği, evindeki aramada bulunan eserleri de alacağına karşılık kabul etmek suretiyle ticari maksatla hareket ettiği anlaşılmakla;
    13/08/2008 tarihli müze uzman raporunda sözü edilen ve müze tarafından teslim alınan 1 adet İslami para, 1 adet Ephesus sikkesi ve 8 adet Miletos sikkesi üzerinde, üniversitelerin arkeoloji ve sanat tarihi kürsülerine mensup öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak, mevcut durumları itibariyle bilim, kültür, din veya güzel sanatlarla ilgilerinin, tasnif ve tescile tabi, bildirim zorunluluğu olan, yani 2863 sayılı Kanun kapsamında korunması gerekli taşınır kültür varlığı olup olmadıklarının tespit edilmesi, 21/06/2011 tarihli bilirkişi raporu da dikkate alınarak, sanık ..."nun, “kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme” suçundan 2863 sayılı Kanunun 67/2. maddesi uyarınca mahkumiyetine, anılan kanun kapsamında kalan eserler ile kapsam dışı olmakla birlikte sahteliği tespit edilen objelerin, aynı kanunun 75. maddesi uyarınca müzeye teslimine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile hüküm tesis edilerek, “aynı suç işleme kastı ile eylemini birden çok kez değişik zamanlarda gerçekleştirdiği” şeklindeki soyut ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile sanık hakkında 2863 sayılı Kanunun 67/2. maddesi uyarınca tayin edilen temel cezada, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca arttırıma gidilmesi,
    c- Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile 12/08/2008 günü, sanık ..."ın ikametinde yapılan aramada, toplam 38 adet eser ve obje ele geçirildiği, İnegöl 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 13/08/2008 tarih ve 2008/380 değişik iş sayılı kararı ile arama ve el koyma işleminin onaylanmasına karar verildiği, müze uzmanlarınca düzenlenen 13/08/2008 tarihli raporda, sanık ..."ta yakalanan malzemelerden toplam 10 adet sikke ile 1 adet kurşun ağırlığın, 2863 sayılı Kanun kapsamında kaldığının, diğerlerinin anılan Kanunun kapsamı dışında yer aldığının belirtildiği, müze uzman raporunda sözü edilen 10 adet sikke ile 1 adet kurşun ağırlığın müzece teslim alındığı, kovuşturma aşamasında, Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyeleri tarafından düzenlenen 21/06/2011 tarihli raporda, Bursa Adliyesi emanetinde bulunan eserlerin incelendiğinin, incelenen eserlerden sanık ..."ta bulunan 1 adet pişmiş toprak kabın Geç Roma dönemine ait olup, 2863 sayılı Kanun kapsamında kaldığının, diğer objelerin ise imitasyon (sahte) olup, anılan kanunun kapsamı dışında yer aldığının belirtildiği, sanığın 12/08/2008 tarihinde kolluk kuvvetlerine verdiği ifadede, evinde ele geçirilen eserleri arazide gezerken bulduğunu, bunlara meraklı olduğu için evinde bulundurduğunu beyan ettiği, bahse konu eserlerin sanık tarafından satışa arz edildiğine ya da ticari maksatla satın alındığına veya kabul edildiğine dair delil mevcut olmadığı;
    Kolluk kuvvetlerince, Eskişehir ilinde ikamet eden ... isimli şahsın 21/11/2008 günü otobüs ile Bursa ili, İnegöl ilçesine gelerek, bu ilçede ikamet eden ... ile buluşup, ondan eski eser satın alacağı duyumunun alınması üzerine soruşturmaya başlandığı, Eskişehir ilinden gelen otobüsün yol kenarında durduğunun ve içinden bir şahsın elinde siyah bir çanta ile indiğinin görüldüğü, bahse konu şahsın ... içerisinde bulunan kafeteryaya girdiği, daha önce evinde arama yapılması nedeniyle tanınan ..."ın da motosikletini Özdilek alışveriş merkezi otoparkına park edip, ... olduğu değerlendirilen şahsın yanına gittiği, şahısların yaklaşık 20 - 25 dakika kadar içeride oturduktan sonra motosikletin yanına geldikleri, ..."un ayakta durduğu, ..."ın ise çömelerek motosikletin koltuğunu söküp, altından aldığı siyah bir poşeti ..."a verdiği, ..."un da bu poşeti çantasına koyduğu, açıklanan şekilde gelişen olayda, sanık ..."ın yapılan üst aramasında 7 adet sikke, sanık ..."un elindeki siyah çantada yapılan aramada, toplam 378 adet sikke ve obje, ayrıca, sanık ..."un ilk bindirildiği jandarma aracı içerisinde, koltuk altında, adı geçen sanık tarafından saklandığı değerlendirilen 1 adet yüzük ve 6 adet sikke bulunduğu, aynı gün sanık ..."ın ikametinde yapılan aramada da çeşitli sikke ve objeler ele geçirildiği, İnegöl 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 21/11/2008 tarih ve 2008/530 değişik iş sayılı kararı ile el koyma işleminin onaylanmasına karar verildiği, bahse konu tüm eserlerin müzece teslim alındığı, kovuşturma aşamasında, Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü öğretim görevlisi tarafından düzenlenen 11/10/2010 tarihli raporda, Bursa Arkeoloji Müzesinde incelenen bir kısım eserlerin, 2863 sayılı Kanun kapsamında etütlük eser, geri kalan tüm eserlerin, aynı Kanunun 23. maddesinin (a) bendinde sıralanan taşınır kültür varlıklarından olduğunun belirtildiği, sanık ..."ın soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerine müdafii huzurunda verdiği 06/05/2009 tarihli ifadede, elinde bulunan tarihi eserleri ..."a sattığını ve Özdilek alışveriş merkezi önünde teslim ederken yakalandığını beyan ettiği, 21/11/2008 tarihinde meydana gelen olayda, sanık ..."ın kültür varlıklarını satma eyleminin, kültür varlığı ticaretine aykırılık oluşturduğu;
    İnegöl 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 30/04/2009 tarih ve 2009/188 değişik iş sayılı kararına istinaden 05/05/2009 tarihinde sanık ..."ın ikametinde yapılan aramada, 7 adet taş, 2 adet cam parçası, 1 adet para şeklinde kurşun madeni, 5 adet kiremit küp parçası, 1 adet demir haç, 3 adet kemer tokası ve 2 adet kurşun tartı bulunduğu, müze uzmanlarınca düzenlenen 06/05/2009 tarihli raporda, ..."ta yakalanan eserlerden 2 adet etütlük cam bilezik parçasının, 5 adet pişmiş toprak Bizans dönemi kap parçalarının, 2 adet Roma dönemine ait kurşun ağırlığın, 3 adet etütlük bronz çeşitli dönem kemer tokasının, 2863 sayılı Kanun kapsamında kaldığının belirtildiği, bahse konu eserlerin incelemeyi müteakip müzeye teslim edildiği, ancak, 05/05/2009 tarihinde ikametinde yapılan aramada bulunan eserlere ilişkin olarak sanık ..."ın savunması alınmadığı gibi, yine aynı eserler üzerinde kovuşturma aşamasında bilirkişi incelemesi yaptırılmadığı anlaşılmakla;
    İnegöl 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 30/04/2009 tarih ve 2009/188 değişik iş sayılı kararına istinaden 05/05/2009 tarihinde ikametinde yapılan aramada bulunan eserlere ilişkin olarak sanık ..."ın savunmasının alınması, anılan eserleri ne zaman ve ne şekilde elde ettiğinin sanıktan sorulması, belirtilen eserler ile birlikte 13/08/2008 tarihli müze uzman raporunda sözü edilen ve müze tarafından teslim alınan 10 adet sikke ve 1 adet kurşun ağırlık üzerinde üniversitelerin arkeoloji ve sanat tarihi kürsülerine mensup öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak, mevcut durumları itibariyle bilim, kültür, din veya güzel sanatlarla ilgilerinin, tasnif ve tescile tabi, bildirim zorunluluğu olan, yani 2863 sayılı Kanun kapsamında korunması gerekli taşınır kültür varlığı olup olmadıklarının tespit edilmesi, sonucuna göre, 05/05/2009 tarihli eylemin değerlendirme ve nitelendirmesi yapılıp, 12/08/2008 tarihli eylemin “haber verme sorumluluğuna aykırı hareket etme” suçunu, 21/11/2008 tarihli eylemin ise, “kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme” suçunu oluşturduğu da dikkate alınarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    d- Sanık ..."un yukarıda açıklanan 21/11/2008 tarihli olayda, sanık ..."ta bulunan ve 11/10/2010 tarihli bilirkişi raporuna göre 2863 sayılı Kanun kapsamında kalan korunması gerekli taşınır kültür varlıklarını satın almak suretiyle üzerine atılı “kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme” suçunu bir kez işlediği gözetilmeksizin, “aynı suç işleme kastı ile eylemini birden çok kez değişik zamanlarda gerçekleştirdiği” şeklindeki soyut ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile sanık hakkında 2863 sayılı Kanunun 67/2. maddesi uyarınca tayin edilen temel cezada, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca arttırıma gidilmesi,
    e- İnegöl 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 30/04/2009 tarih ve 2009/188 değişik iş sayılı kararına istinaden sanık ..."in ikametinde 05/05/2009 tarihinde yapılan aramada, toplam 1590 adet eser ele geçirildiği, daha sonra, sanık ..."ın, sanık ..."in evindeki gizli bölmelerde de eserler bulunduğunu bildirmesi üzerine, Kütahya 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 07/05/2009 tarih ve 2009/331 değişik iş sayılı kararına istinaden 07/05/2009 tarihinde adı geçen sanığın ikametinde yapılan aramada, toplam 3347 adet eser ele geçirildiği, kovuşturma aşamasında, Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyeleri tarafından düzenlenen 21/05/2012 tarihli raporda, 2 adet Osmanlı sikkesinin (... ve ... dönemi) 2863 sayılı Kanunun kapsamı dışında kaldığının, 2 adet sikkenin sahte olduğunun, 75 adet baskı mührün etnoğrafik nitelikteki kültür varlığı niteliği taşıdığının, geri kalan tüm eserlerin Arkaik, Helenistik, Roma, Bizans, Lidya, Pers, Sasani ve Osmanlı medeniyetlerine ait olup, 2863 sayılı Kanun kapsamında bulunduğunun belirtildiği, sanığın aşamalardaki savunmalarında, tarihi eserlere meraklı olduğunu, bu nedenle eserleri evinde bulundurduğunu, bunların ticaretini yapmadığını beyan ettiği, sanığın ikametinden ele geçirilen kültür varlıklarının sanık tarafından satışa arz edildiğine ya da ticari maksatla satın alındığına veya kabul edildiğine dair delil mevcut olmadığı anlaşılmakla; sanık ..."in, “korunması gerekli taşınır kültür varlıklarını bulundurma” suçundan 2863 sayılı Kanunun 70. maddesi uyarınca, eser sayısının fazlalığı gözetilerek asgari hadden uzaklaşılmak suretiyle mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı nitelendirme ile “kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme” suçundan hüküm tesis edilerek, “aynı suç işleme kastı ile eylemini birden çok kez değişik zamanlarda gerçekleştirdiği” şeklindeki soyut ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile sanık hakkında tayin edilen cezada, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca arttırıma gidilmesi,
    f- 03/09/2008 tarihinde kolluk kuvvetlerine yapılan ihbarda, İnegöl ilçesine doğru hareket halinde olan 48 K 1675 plakalı araç içerisindeki şahısların, bu araç ile tarihi eser taşıdıklarının bildirilmesi üzerine soruşturmaya başlandığı, sanık ... adına kayıtlı ve onun idaresinde olan ihbara konu aracın durdurulması ile araç içinde sanıklar ..., ... ve hakkında ölüm nedeniyle düşme kararı verilen sanık ..."nin bulunduğunun görüldüğü, Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile araçta yapılan aramada, sağ ön koltuk önünde, naylon poşet içerisinde 1 adet 21 cm yüksekliğinde mermer heykel başı, 1 adet 6 cm yüksekliğinde içi boşluklu madeni heykel başı ve 1 adet 8 cm uzunluğunda madeni çivi ele geçirildiği, İnegöl 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 04/09/2008 tarih ve 2008/360 değişik iş sayılı kararı ile el koyma işleminin onaylanmasına karar verildiği, müze uzmanlarınca düzenlenen 11/09/2008 tarihli raporda, 2 adet heykel başının imitasyon olup, 2863 sayılı Kanunun kapsamı dışında kaldığının, 1 adet bronz çivinin ise Roma dönemine ait olup, anılan Kanun kapsamında etütlük eser olduğunun belirtildiği, sanık ..."ın soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcılığında müdafii huzurunda verdiği 08/05/2009 tarihli ifadede, Muğla ilinden ... ve ... tarafından kendisine getirilen 1 adet insan başı oyma mermer heykeli, 1 adet metal heykeli ve 1 adet metal çiviyi satmak üzere ..."a götürürken kolluk kuvvetlerince yakalandıklarını beyan ettiği, suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde kültür ve tabiat varlıkları kaçakçılığı yapma suçundan yürütülen soruşturma kapsamında, 5271 sayılı CMK"nın 135. maddesi uyarınca uygulanan “iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması” tedbiri ile elde edilen delillerden, sanık ... ile hakkında ölüm nedeniyle düşme kararı verilen sanık ..."nin, ellerinde bulunan ve sanık ... aracılığıyla sanık ..."a sattıkları suça konu eserleri adı geçen sanığa teslim etmek üzere, ikamet ettikleri Muğla ili, Köyceğiz ilçesinden İnegöl ilçesine geldiklerinin, İnegöl ilçesinde sanıklar ... ve ... ile buluşup, sanık ..."ın yanına doğru sanık ..."nın idaresindeki araç ile seyir halinde iken kolluk kuvvetlerince yakalandıklarının anlaşıldığı, böylece, sanık ..."nın suça konu eserleri, hakkında ölüm nedeniyle düşme kararı verilen sanık ... ile birlikte satmak, sanık ..."ın satın almak, sanıklar ... ve ..."ın ise ticari maksatla kabul etmek suretiyle üzerlerine atılı “kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme” suçunu işledikleri anlaşılmakla;
    Dava konusu 1 adet 21 cm yüksekliğinde mermer heykel başı, 1 adet 6 cm yüksekliğinde içi boşluklu madeni heykel başı ve 1 adet 8 cm uzunluğunda madeni çivi üzerinde, üniversitelerin arkeoloji ve sanat tarihi kürsülerine mensup öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak, mevcut durumları itibariyle bilim, kültür, din veya güzel sanatlarla ilgileri, tasnif ve tescile tabi, bildirim zorunluluğu olan, yani 2863 sayılı Kanun kapsamında korunması gerekli taşınır kültür varlığı olup olmadıkları tespit edilip, anılan niteliği haiz olduklarının belirlenmesi halinde, sanıklar ..., ..., ... ve ..."nın “kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme” suçundan 2863 sayılı Kanunun 67/2. maddesi uyarınca mahkumiyetlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile hüküm tesis edilerek, “aynı suç işleme kastı ile eylemini birden çok kez değişik zamanlarda gerçekleştirdiği” şeklindeki soyut ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile sanıklar hakkında 2863 sayılı Kanunun 67/2. maddesi uyarınca tayin edilen temel cezada, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca arttırıma gidilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... müdafileri ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ..."nın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, sanıkların, kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etme suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi gereğince sanık ..."ın ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkının saklı tutulmasına,
    8- Kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma suçundan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ın mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin incelenmesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafinin, kazı yapıldığına yönelik iddianın tamamen yersiz olduğuna; sanık ... müdafinin, isnat edilen suçla ilgili olarak sanık aleyhine somut delil bulunmadığına; sanık ..."ın, ifadelerin çoğunun uydurularak yazıldığına; sanık ..."nin, sadece şüpheye dayalı olarak mahkumiyet hükmü kurulduğuna; sanık ..."in, suç işlemediği halde cezalandırılmasına karar verildiğine; sanık ..."un, savunması ve duruşma süresince gösterdiği hal ve davranışları dikkate alınmayarak, lehe hükümler dikkatlice uygulanmayarak karar verildiğine; sanık ..."ın, somut delil bulunmadığından beraatine karar verilmesi gerektiğine; sanık ..."ın, savunması ve duruşma süresince gösterdiği hal ve davranışları dikkate alınmayarak, lehe hükümler dikkatlice uygulanmayarak hüküm kurulduğuna; sanık ..."ın, üzerine atılı suçu işlemediğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Kolluk kuvvetlerince düzenlenen 29/05/2009 tarihli araştırma tutanağında, Ortaköy - ... Köyü yolu arasındaki Hasandede sırtları mevkiinde, son bir yıl içerisinde kazı yapılmış olduğu değerlendirilen toplam üç nokta tespit edildiğinin belirtildiği, sanık ..."ın soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerine müdafii huzurunda verdiği 06/05/2009 tarihli ifadede, Ortaköy - ... Köyü arasında bulunan eski bir yerleşim yerindeki kilise olabileceği tahmin edilen mevkide kazı yaptığını, sanıklar ..., ... ve ... ile Ortaköy Köyü, köy mezarlığında buluştuklarını, ... Köyü yolunun doğusunda yer alan eski bir yerleşim yerinin ortasındaki kilise yıkıntısını dedektör ile inceleyerek aynı gece kazmaya karar verdiklerini, bahse konu mevkideki kazı sırasında kendisi ile birlikte sanıklar ... ve ..."nin de kazı mahallinde bulunduklarını söylediği, sanık ..."nin soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerine müdafii huzurunda verdiği 05/05/2009 tarihli ifadede, Ortaköy - ... Köyü arasındaki bölgeyi tarihi eser niteliğinde eşya bulmak için sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... ile birlikte kazdıklarını, bu yerdeki kazının yaklaşık 3 ay sürdüğünü beyan ettiği, sanık ..."un soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerine müdafii huzurunda verdiği 07/05/2009 tarihli ifadede, Ortaköy Köyünün üzerinde bulunan Kilise mevkiinde üç veya beş sefer kazı yaptığını, kazıya her gittiğinde yanında sanıklar ..., ... ve ..."in de bulunduğunu, bir kez de sanık ..."nin kendilerine katıldığını söylediği, sanık ..."ın soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerine müdafii huzurunda verdiği 06/05/2009 tarihli ifadede, Ortaköy Köyünün üst tarafında, kuzey doğu istikametinde, köyden yaklaşık 1 km mesafede bulunan toprak altında kalmış eski bir yapıda sanıklar ..., ..., ağabeyi olan ..."ın tanıdığı ... isimli şahıs ve ismini bilmediği bir kişi ile birlikte kazı yaptıklarını, kendisinin bahse konu kazı mahallinde bir gece sabaha kadar çalıştığını, diğerlerinin ise bir hafta kadar kazı yaptıklarını beyan ettiği, sanık ..."ın soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcılığında müdafii huzurunda verdiği 06/05/2009 tarihli ifadede, kazı yapılacağı zaman ağabeyi olan sanık ..."ın telefonla arayarak haber verdiğini, genellikle sanıklar ..., ..., ... ve ... ile kazı yerine gittiklerini, en çok Ortaköy"deki kazıda çalıştıklarını, kazı mahallinin, Ortaköy Köyünü geçtikten sonra yoldan 300 - 500 metre kadar içeride dağlık arazi olduğunu, buradaki kazı çalışmalarının yaklaşık 1 - 1.5 ay kadar sürdüğünü söylediği, aynı sanığın soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerine müdafii huzurunda verdiği 06/05/2009 tarihli ifadede de, Ortaköy"de kazı yaptıkları yerde eski bir temel bulunduğunu, bu nedenle buranın kilise olduğunu düşündüklerini, bahse konu yerdeki kazıda sanıklar ..., ..., ... ve ... ile birlikte çalıştıklarını beyan ettiği, sanıkların aşamalardaki savunmaları ve 5271 sayılı CMK"nın 135. maddesi uyarınca uygulanan “iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması” tedbiri ile elde edilen deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde, Ortaköy - ... Köyü yolu arasında yer alıp, sanıklar tarafından yeri detaylıca tarif edilen ve “Kilise mevkii” olarak adlandırılan bölgede yapılacak kazının sanıklar ... ve ... tarafından organize edildiği, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ın ise savunmalara göre uzun süren kazı fiiline çeşitli zamanlarda katılarak iştirak ettikleri anlaşılmakla;
    Kolluk kuvvetlerince düzenlenen 29/05/2009 tarihli araştırma tutanağı ile bir kısım sanıkların aşamalardaki savunmaları dikkate alınarak, Ortaköy - ... Köyü yolu arasında kalan ve bir kısım sanıklar tarafından “Kilise mevkii” olarak adlandırılan kazı mahallinde keşif yapılıp, bölgenin sit alanı veya 2863 sayılı Kanuna göre korunması gerekli başka bir yer olup olmadığı tereddütsüz şekilde belirlendikten sonra, sanıklar hakkında anılan kanunun 74/1-1. cümlesi uyarınca tayin edilecek temel cezadan 74/1-2. cümlesi uyarınca indirim yapılıp yapılmayacağının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile hüküm tesis edilerek, somut biçimde dosyaya yansıyan tek bir kazı fiili bulunduğu halde, “aynı suç işleme kastı ile eylemini birden çok kez değişik zamanlarda gerçekleştirdiği” şeklindeki soyut ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile sanıklar hakkında tayin edilen cezada, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca arttırıma gidilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar ... ve ... müdafileri ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, sanıkların, kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz olarak kazı yapma suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi gereğince sanıkların ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına,
    9- Sanık ..."nun temyiz isteminin incelenmesinde ise;
    07/10/2018 günü UYAP"tan alınan güncellenmiş nüfus kayıt örneğinden, sanığın hükümden sonra, 21/07/2018 tarihinde öldüğü anlaşılmakla, sair yönleri incelenmeyen hükmün, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca bu sebeple BOZULMASINA, 15/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi