Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/67
Karar No: 2008/18464
Karar Tarihi: 27.11.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2008/67 Esas 2008/18464 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2008/67 E.  ,  2008/18464 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Konya 2. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 10/12/2007
    NUMARASI : 2007/542-2007/1533

    Davacı, 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı iken ölen eşinden dolayı 01.04.2007 tarihinden itibaren ölüm aylığına hak kazandığının tespitiyle, aksi yöndeki kurum işleminin iptaline  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin   kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Dava, davacının 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı iken  ölen eşinden dolayı  1.4.2007 tarhinden itibaren ölüm aylığına hak  kazandığının tesbiti ile aksi yöndeki  kurum işleminin iptali istemine  ilişkindir
    Mahkemece istemin kabulü ile davacının 1.4.2007 tarihinden itibaren ölüm aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir.
    Uyuşmazlık 1479 sayılı Kanunun 41. maddesinde ölüm aylığına hak kazanma koşulları arasında belirtilen “üç tam yıl” sigortalılık süresini “beş tam yıl” olarak düzenleyen hükmün, hangi tarihte yürürlüğe girdiği ve davacılar yönünden hangi düzenlemenin uygulanması gerektiği noktalarında toplanmaktadır.
    1479 sayılı Bağ-Kur Kanununun ölüm aylığı şartlarını düzenleyen 41. maddesinde “üç tam yıl” sigortalılık koşulu; 04.10.2000 tarihli 619 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile “beş tam yıl” olarak değiştirilmiş, anılan Kararname Anayasa Mahkemesinin 26.10.2000 tarihli kararı ile iptal edilmiş, iptal hükmü 8.8.2001 tarihinde yürürlüğe girdikten sonra; 24.7.2003 kabul tarihli 4956 sayılı Kanun, 02.08.2003 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Anılan Kanunun 21. maddesi ile 1479 sayılı Kanunun 41. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (d) bentlerinde yazılı olan “üç tam yıl” ibareleri “beş tam yıl” olarak değiştirilmiş olup, Kanunun yürürlüğüne ilişkin 57. maddesinin (b) bendinde “yasanın diğer hükümlerinin 8.8.2001 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği” açıkça hükme bağlanmıştır. 1479 sayılı Kanunun 41. maddesini değiştiren 21. maddesi 08.08.2001 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek maddeler içinde yer almaktadır.
    Ne var ki, Anayasa Mahkemesinin 24.06.2004 gün ve 2004/18-89 sayılı kararı ile ölüm aylığına hak kazanma şartını 08.08.2001 tarihinden geçerli olmak üzere “beş tam yıl” olarak düzenleyen 4956 sayılı Kanunun yürürlük tarihine ilişkin 57. maddesinin (b) bendinin, 1479 sayılı Kanunun 41. maddesinin birinci fıkrasının, 4956 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değiştirilen (a) bendi yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş, iptal kararı Resmi Gazetede yayımlandığı 23.11.2004 tarihinden başlayarak altı ay sonra 23.05.2005 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
    İptal kararının yürürlüğe girmesinden sonra Kanun koyucu tarafından son olarak 02.07.2005 tarih ve 5389 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 4. maddesi ile 4956 sayılı Kanunun yürürlüğe ilişkin 57. maddesinin (a) bendine “1479 sayılı Kanunun 7. maddesinin, ikinci fıkrası, 19” ibaresinden sonra gelmek üzere “21”, ibaresi eklenmiş ve aynı Kanunun yürürlüğe dair 5. maddesinde, anılan 4. maddenin 02.08.2003 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceğini düzenlenmiştir.
    Kural olarak kanunlar, yürürlüğe girdikleri andan itibaren hukuksal sonuçlarını doğurmaya başlar ve yürürlükte oldukları dönemdeki uyuşmazlıklara ve görülmekte olan davalara uygulanır. Ne var ki, kanunların yürürlük tarihinden önceki olaylara da uygulanacağı yönünde açık hüküm bulunması veya öğreti ile Yargıtay uygulamasında kabul edilmiş olan istisnalardan birinin varlığı halinde henüz kesinleşmemiş uyuşmazlıklara da yeni kanun uygulanmalıdır.
    Hal böyle olunca “beş tam yıl” sigortalılık koşulu yönünden; 4956 sayılı Kanunun 21. maddesi ile 1479 sayılı Kanunun 41. maddesindeki “üç tam yıl” ibareleri “beş tam yıl” olarak değiştirilmiş ve yürürlüğe ilişkin 57. maddesi ile bu hükmün 08.08.2001 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girdiği ve ayrıca 5389 sayılı Kanunun 4. maddesi ile 4956 sayılı Kanunun 57. maddesinin (a) bendine “21” ibaresinin eklenmesi ile “beş tam yıl” düzenlemesinin, 5389 sayılı Kanunun 4. maddesi ile 02.08.2003 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girdiği açıktır. 
    Somut olayda, davacı murisinin Esnaf Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği 19.9.2003    tarihinden itibaren ölüm tarihi olan 29.11.2004 tarihine kadar, 1 yıl 2 ay  10 gün  Bağ Kur sigortalılığı ile  9.3.2007 tarihinde bedeli ödenen  1 yıl 8 ay askerlik borçlanması ve 1.3.1996-1.7.1996 tarihleri arasında  121 gün  15.6.1997-1.8.1997 tarihleri arasında 65 gün  olmak üzere  186  gün  506 sayılı Yasa"ya  tabi çalışmalarıyla   birlikte toplam  3 yıl 4 ay  16  gün   sigortalı hizmetinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Muris, 5389 sayılı Yasa ile değişik 4956 sayılı Yasa’nın 21.maddesinin 02.08.2003 yürürlük tarihinden sonra 29.11.2004  tarihinde öldüğüne göre, mirasçının ölüm aylığı istemi  4956 sayılı Yasa hükümlerine tabidir. Başka bir anlatımla ölüm aylığının bağlanması için 5 tam yıl prim ödeme koşulu gerçekleşmemiştir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın istemin reddi yerine kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde,  davalının  bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi