12. Hukuk Dairesi 2021/3234 E. , 2021/4943 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun sair sebeplerin yanı sıra ihaleye konu 68 Ada 125 parsel 16 numaralı bağımsız bölümün adresinin ve metrekaresinin satış ilanı ve açık artırma şartnamesinde yanlış ve eksik gösterildiğini, kıymet takdirine itirazda ve satış ilanının tebliğinden itibaren yasal yedi günlük sürede bulunduğu şikayetinde bu hususları ileri sürdüğünü ancak mahkemece taleplerinin kesin olarak reddedildiğini ileri sürerek ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, İlk Derece Mahkemesince ihalenin feshi isteminin reddi ile borçlu aleyhine para cezasına hükmedildiği, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Taşınmazın toplam alanı ve adresinin ilanda doğru olarak gösterilmediği hususu, satışa hazırlık işlemi olup, satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK"nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Şikayetçi, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür.
Somut olayda; İcra müdürlüğünce düzenlettirilen kıymet takdirine ilişkin 21.08.2017 tarihli, inşaat bilirkişisi ve harita kadastro bilirkişisinin katılımıyla düzenlenen raporda; dairenin toplam alanının 145.00 m² olduğunun saptandığı, borçlunun taşınmazın bedeline ve metrekaresine itirazı üzerine ... 12. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 2018/1146 Esas sayılı dosyasında görülen kıymet takdirine itiraz davasında 01.03.2019 tarihli keşif sonucu hazırlanan bilirkişi raporunda ve 24/04/2019 tarihli ek bilirkişi raporunda dairenin toplam alanının “145.00” m² olduğunun tespit edildiği,ihaleye esas alınan satış ilanında ve açık artırma şartnamesinde taşınmazın toplam alanının “143.00” m² olarak gösterildiği, adresinin
de daire numarası “16” iken “6” olarak yazıldığı,satış ilanın borçluya 10/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlunun, satış ilanının tebliğinden itibaren yasal yedi günlük sürede ihaleye konu taşınmazın adresinin ve metrekaresinin satış ilanı ve açık artırma şartnamesinde yanlış ve eksik gösterildiğini ileri sürerek 15/10/2019 tarihinde icra mahkemesinde şikayet hakkını kullandığı,... 18. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 13/11/2019 tarih,2019/1282 Esas 2019/963 K.sayılı kararı ile borçlunun ileri sürdüğü hususların ihalenin feshi davasında tartışılabileceği, bu aşamada değerlendirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine kesin olarak karar verildiği anlaşılmaktadır.
Borçlu satışa hazırlık işlemlerine yönelik süresinde şikayet hakkını kullandığından İhaleye konu taşınmazın ilan edilen metrekaresi ve adres bilgisi ile mevcut metrekaresi ve adresi arasında talebi etkileyici fark bulunduğundan bahisle ihalenin feshini talep edebilir.
Bilindiği üzere, satılan malın esaslı niteliklerindeki hata ihalenin feshi nedenidir. Öte yandan, gerek doktrinde gerekse Yargıtay uygulamasında artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler ihalenin feshi nedenleri arasında sayılmıştır. İhaleye konu taşınmazın ilan edilen net alanı ile mevcut net alanı arasında müşteriyi yanıltıcı nitelikte ve önemli ölçüde fark bulunması halinde bu hususun talep ve talibi etkileyeceği kuşkusuzdur. Zira, daha fazla alıcı çıkmasına ve taşınmazın daha yüksek bedelle satılmasına engel olabilecek bu farklılığın varlığı durumunda arttırmaya hazırlık aşamasında ve satılan malın esaslı niteliklerindeki hata söz konusu olacağından ihalenin feshi sonucu doğabilecektir.
O halde mahkemece,şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nin 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 10/02/2021 tarih ve 2020/2842 E.- 2021/328 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, ... 18. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 30/09/2020 tarih ve 2019/1649 E. - 2020/965 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, 18/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.