Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3938
Karar No: 2016/3416
Karar Tarihi: 29.03.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/3938 Esas 2016/3416 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/3938 E.  ,  2016/3416 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacılar İhsan ve ..., Köyü çalışma alanında bulunan ve dere yatağı olarak tescil harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adlarına tescil istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 17.04.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.731,81 metrekarelik taşınmaz bölümünün eşit hisse ile davacılar ... ve ... adlarına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, teknik bilirkişi kurulu raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü üzerinde davacılar lehine Medeni Kanun"un 713. ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. Dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Çekişmeli taşınmaz, 1955 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında, ırmak yatağı vasfında olması nedeniyle tescil harici bırakılan yerlerdendir. Davacılar ... ve ..., adlarına kayıtlı 563 parsel sayılı taşınmazın kuzeyinde bulunan ve 17.04.2012 tarihli teknik bilirkişi kurulu raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adlarına tescilini istemektedir. Çekişmeli taşınmazın tescil harici bırakılma nedeni dikkate alındığında kadastro tespit tarihi sırasında ırmak yatağı olan taşınmazın halen bu niteliğini koruyup korumadığı, imar-ihya suretiyle elde edilip edilmediği, bu şekilde elde edilmiş ise imar-ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıl süre ile ekonomik amaca uygun kullanım olup olmadığı hakkında yeterli araştırma yapılmamıştır. 16.04.2012 tarihli jeolog bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın dere yatağı vasfında olmadığı, taşınmazın kuzey sınırında bulunan ... Nehrinin sınırlarının 1990 yılından dava tarihi olan 2009 tarihine kadar değişmediği belirtilmiş ise de, 17.04.2012 tarihli teknik bilirkişi raporuna ekli krokide nehir sınırlarının 1990 yılından 2011 yılına kadar genişlediği ve çekişmeli taşınmaza yaklaştığı anlaşılmaktadır. 1955 yılında yapılan kadastro sonucu oluşan pafta haritasından davacılar adına kayıtlı 563 parsel sayılı taşınmazın kuzey sınırında ...."ın bulunduğu ancak keşif sonrası düzenlenen teknik bilirkişi kurulu raporuna ekli krokilerde 563 parsel sayılı taşınmazın kuzeyinde aynı raporda (A) harfi ile gösterilen çekişmeli taşınmaz bölümünün bulunduğu anlaşılmıştır. Mahallinde yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi..., 563 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydının kuzey hududunun “ırmak” okumasının sebebinin kadastro çalışmaları sırasında (A) harfli taşınmazın ırmak suları altında bulunmasından kaynaklandığını belirtmiş olmasına rağmen çekişmeli taşınmazın niteliği, imar ve ihya olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği veya hangi tarihte gerçekleştiği hususlarının en iyi belirlenme yöntemi olan hava fotoğraflarından yararlanılarak rapor aldırılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez. Hal böyle olunca; sağlıklı sonuca varılabilmesi için, dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra; yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulu, 3 kişilik jeolog bilirkişi kurulu, teknik bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi, öncesinde tarla olarak kullanılıp kullanılmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, önceki keşifte yapılan gözlemde taşınmazın kuzeyinde bulunduğu bildirilen seddenin kim tarafından, ne zaman yapıldığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle jeodezi ve fotogrametri mühendisine inceleme yaptırılarak; çekişme konusu taşınmaz hava fotoğraflarında gösterilmeli, bu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin, aktif ırmak yatağında veya ırmağın mutlak etkisi altında olup olmadığının, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, jeolog bilirkişi kurulundan ırmağın yatak değiştirip değiştirmediği, ırmak ıslah çalışmaları yapılıp yapılmadığı, taşınmazın aktif ırmak yatağı kapsamında veya ırmağın mutlak etkisi altında kalıp kalmadığı yönünde ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, ziraat bilirkişi kurulundan taşınmazın öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, hangi tarihte imar-ihyaya başlandığı, tamamlandığı ve zilyetliğin hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü hususlarını irdeler şekilde ve komşu parsellerin toprak yapıları ile mukayeseli ayrıntılı ve gerekçeli rapor istenmeli, teknik bilirkişiden keşfi izlemeye elverişli ve denetime açık gerekçeli rapor alınmalı, taşınmazın değişik yönlerinden fotoğrafları çektirilmeli, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporuyla denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişki gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, ayrıca yapılacak keşifle dava konusu taşınmazın değeri yöntemince belirlenerek mahkemenin görevi yönünden de değerlendirme yapılması, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle hüküm kurulması isabetsiz olup, açıklanan nedenlerle davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 29.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi