23. Ceza Dairesi 2016/62 E. , 2016/7994 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama, kasten yaralamaya teşebbüs, mala zarar verme
HÜKÜM : 1-Sanık ... yaralama suçundan hakkında beraat,
TCK"nın 86/2-3e, 52/2-3-4 maddeleri uyarınca 3600 TL adli para cezası,
2-Sanık ... hakkında TCK"nın 86/2-3e, 52/2-3-4, CMK"nın 231 maddesi uyarınca 3.600 TL adli para cezası ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması
3-Sanık ... hakkında TCK"nın 86/2-3e, 35, 52/2-3 maddeleri uyarınca 900,00 TL adli para cezası, TCK"nın 151/1, 52/2-3 maddeleri uyarınca 2.400,00 TL adli para cezası,
4-Sanık ... hakkında TCK"nın 151/1, 53, 58 maddeleri uyarınca 4 ay hapis ,hak yoksunluğu, mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması
5-Sanık ... hakkında TCK"nın 86/2-3e, 52/2-3 maddeleri uyarınca 2400 TL adli para cezası, TCK"nın 151/1, 52/2-3 maddeleri uyarınca 2.400 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde Aksu ve Saka ailesi arasında meydana gelen tartışmanın husumet nedeniyle kavgaya dönüştüğü, bu kavgada katılan sanık ...’nun Merve Saka’ya vurmak suretiyle basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaraladığı, kavganın akabinde sanık ..."nın yerden aldığı taş ile katılan sanıklar Hatice ve ..."yu yaraladığı, katılan sanık ..."nin de yerden aldığı taşı ..."ya attığı ancak isabet ettiremediği, daha sonra olay yerine gelen katılan sanık ...’nun katılan sanıklar Hatice ve Fatma ile birlikte taş atmak katılan sanık ..."nın evinin penceresinde bulunan sinekliğin kırılmasına neden olduğu, bu suretle mala zarar verme, yaralama ve yaralamaya teşebbüs suçlarının işlendiği iddia edilen olayda,
1)Sanık ... hakkında yaralama suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde;
5271 sayılı CMK"nın 231. maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasını geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı kanunun 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK"nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran sanığın haklarını ortadan kaldırmayacağından sanık ... müdafisinin temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE,
2)Sanık ... hakkında yaralamaya teşebbüs ve mala zarar verme, sanık ... hakkında yaralama ve mala zarar verme suçlarından dolayı verilen hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde,
Hükmolunan cezanın miktarına göre karar tarihi itibariyle 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"a, 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 26. maddesiyle eklenen geçici 2. maddesi uyarınca, doğrudan verilen 3.000 TL ve altında kalan adli para cezalarının temyizinin mümkün olmaması karşısında, temyiz isteminin reddine dair 03/07/2014 tarihli ek kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik temyiz istemlerinin reddiyle ek kararın ONANMASINA,
3)Sanık ... hakkında beraat kararına yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde,
Sanığın cezalandırılabilmesi için her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğine dair mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan sanıklar müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz istemlerinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
4) Sanık ... hakkında yaralama, sanık ... hakkında mala zarar verme suçlarından dolayı verilen hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... ve katılan sanık ... müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz istemlerinin reddine, ancak;
a) Olay öncesinde husumetli olan sanıkların aşamalarda değişmeyen istikrarlı savunmalarında ilk haksız hareketin karşı taraftan kaynaklandığını beyan etmeleri karşısında, eylemlerini haksız tahrik etkisi altında gerçekleştirip gerçekleştirmediklerinin karar yerinde değerlendirilerek, sonucuna göre sanıklar hakkında TCK"nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin uygulanma olanağının tartışılmaması,
b) Kabule göre de; sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve katılan sanık ... müdafiinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.