13. Hukuk Dairesi 2013/31400 E. , 2014/8820 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/12/2010
NUMARASI : 2008/1771-2010/1380
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı şirkete muhasebe hizmeti verdiğini, ancak ücret alacaklarının ödenmediğini, alacağının tahsili için başlatmış olduğu icra takibine de itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %40"dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket, davacıya herhangi bir borçlarının bulunmadığını savunarak davanın reddini, %40 inkar tazminatının tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı tarafından aynı nedenle ve aynı mahkemede açılan 2008/387 esas sayılı davanın kesinleşmediği belirtilerek, davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-“Davanın açılmamış sayılması kararı”, temyizi kabil niteliktedir. Ancak derdestlik yönünden, kararın temyiz edilmeyerek veya temyiz aşamasından geçerek kesinleşmesini aramaya gerek yoktur. Burada davaların takipsiz bırakılmasını önlemek amacı güdülmüştür. Bu itibarla davanın taraflarca takip edilmemesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılması tarihinden itibaren 3 ay içinde dava yenilenmediği takdirde davanın açılmamış sayılmasına ilişkin oluşan tüm yasal hüküm ve sonuçlar, başkaca bir işleme bağlı olmadan doğrudan doğruya yürürlük kazanır. Derdestlik, dosyanın işlemden kaldırılması tarihinden itibaren 3 aylık süre ile sınırlı olup, bu süre hak düşürücü niteliktedir. Davanın açılmamış sayılmasını gerektiren şartların salt doğumu ile dava derdest olmaktan çıkar.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında; davacı tarafından daha önce, konusu iş bu dava ile aynı olan Şişli 1. Sulh Hukuk Mahkemesinde, 2008/387 esas sayılı dava açılmışsa da, 19.6.2008 tarihinde dosyanın işlemden kaldırılmasına, 30.12.2008 tarihinde de davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Derdestlik, dosyanın işlemden kaldırıldığı 19.6.2008 tarihinden itibaren 3 aylık süre ile sınırlı olduğundan, davanın açılmamış sayılmasına ilişkin oluşan tüm yasal hüküm ve sonuçlar, 19.9.2008 tarihi itibariyle, bu yönde henüz bir karar verilmemiş olsa da, doğrudan doğruya yürürlük kazanır. Dava, derdest olmaktan çıkar. O halde dava konusu olayda, derdestlik söz konusu olmadığından, mahkemece işin esası incelenerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, açıklanan hususlar göz ardı edilerek, davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Öte yandan, derdestlik itirazının kabulü halinde, dava ve karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 194. maddesi gereğince “davanın açılmamış sayılmasına” karar verilmesi gerekirken, mahkemece “davanın reddine” şeklinde hüküm kurulmuş olması da, kabul şekli bakımından ayrıca usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarda (1) ve (2) no’lu bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 25.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.