12. Ceza Dairesi 2018/4831 E. , 2018/10835 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma ve alkol veya uyuşturucu maddenin etkisi altındayken araç kullanma suçlarından sanık ...’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 89/1, 179/3. maddesi yollamasıyla 179/2, 62 (üç kez) ve 52/2. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis ve 2.240,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi uyarınca hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına dair Çorum 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 16/04/2013 tarihli ve 2012/765 esas, 2013/407 sayılı kararının itiraz edilmeden kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediğinin bildirilmesi üzerine 5237 sayılı Kanun"un 89/1, 179/3. maddesi yollamasıyla 179/2, 62 (üç kez) ve 52/2. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis ve 2.240,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin Çorum 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/05/2016 tarihli ve 2016/365 esas, 2016/521 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre;
1-Sanığın üzerine atılı taksirle yaralama suçunun şikâyete tâbi suçlardan olması ve uzlaşma hükümlerine bağlı bulunması karşısında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun "Uzlaşma" başlıklı 253. maddesi hükümlerinin öncelikle uygulanması suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesinde,
2- Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 01/03/2016 tarihli ve 2015/4097 esas, 2016/3289 sayılı kararında “…Türk Ceza Kanununun "Trafik güvenliğini tehlikeye sokma" başlıklı 179/3. maddesinde alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek olan kişinin araç kullanma hâlinin suç olarak düzenlendiği, maddede belirtilen suçun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise bir kişinin yaralanmış olması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre; tehlikeli eylemin zarara yol açması halinde Kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu- tehlike suçu ölçütünün esas alınması suretiyle, taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde, taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, ancak kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi ya da şikayetten vazgeçme nedeni ile taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise, sanığın Türk Ceza Kanununun 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasının gerektiği...” şeklinde belirtildiği üzere sanığın taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan cezalandırılmasına karar verildiği gözetildiğinde, alkol veya uyuşturucu maddenin etkisi altındayken araç kullanma suçundan ""hüküm verilmesine yer olmadığına"" kararı verilmesi yerine bu suçtan da mahkumiyetine karar verilmesinde,
3-Aleyhe sonuç doğurmamak kaydıyla, mağdurun yaralanmasının kemik kırılmasına neden olduğu dikkate alındığında, sanık hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan dolayı hükmolunan cezadan 5237 sayılı Kanun’un 89/2-b maddesi uyarınca arttırım cihetine gidilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik ceza tayininde,
4- Aleyhe sonuç doğurmamak kaydıyla, sanığın olay anında 2.04 promil alkollü olduğu ve mahkemesince bilinçli taksirle hareket ettiğinin kabul edildiği nazara alındığında, sanık hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan dolayı hükmolunan cezadan 5237 sayılı Kanun’un 22/3. maddesi uyarınca arttırım cihetine gidilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik ceza tayininde,
5- Aleyhe sonuç doğurmamak kaydıyla, sanık hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan dolayı hükmolunan cezadan 5237 sayılı Kanunun 62. maddesi gereğince iki kez indirim yapılmasına karar verilerek yazılı şekilde eksik ceza tayininde, isabet görülmediğinden bahisle Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 31/05/2018 gün ve 94660652-105-19-853-2017-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen,Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.06.2018 gün ve 2018/49167 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle yaralama suçlarından sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK"nın 179/3-2,62.maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve TCK"nın 89/1,62,52/2-4. maddeleri gereğince 2.240 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tâbi tutulmasına dair Çorum 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 16/04/2013 tarihli ve 2012/765 esas 2013/407 karar sayılı kararının 17/05/2013 tarihinde kesinleşmesini müteakip sanığın deneme süresi içerisinde 05/10/2015 tarihinde “kasten yaralama” suçunu işlediği ve Çorum 4. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine kesin olarak karar verdiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair kararını kapsayan dosya incelendi;
204 promil alkollü olan sanığın idaresindeki araç ile seyir halindeyken mağdur yayaya çarparak nitelikli şekilde yaralanmasına neden olduğu olayda; taksirle yaralama suçunun CMK"nın 253/1. maddesi gereğince uzlaşmaya tabi olduğu, CMK’nın 253. maddesi gereğince sanıkla mağdur arasında uzlaştırma işlemleri gerçekleştirilmeden dava açıldığı, kovuşturma aşamasında da, aynı Kanunun 254. maddesi uyarınca bu eksikliğinin giderilmediği, buna göre, mahkemece CMK"nın uzlaşma başlıklı 253 ve 254. madde hükümleri uygulanmak suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, uzlaşma işlemleri tamamlanmadan yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulmasında ve bununla birlikte sanığın eyleminde trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle yaralama suçlarının oluştuğu, bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına neden olan sanığın, tehlike suçunun meydana gelen netice ile zarar suçuna dönüşmüş olması karşısında, sanık hakkında taksirle yaralama suçundan TCK"nın 89/1.maddesi gereğince tayin edilecek temel cezada, bilinçli taksir nedeniyle aynı Kanunun 22/3. maddesi uygulanarak artırım yapıldıktan sonra, kemik kırığı nedeniyle 89/2-b. maddesi uyarınca cezalandırılması, hükmedilen cezadan TCK"nın 62. maddesi gereğince 1 kez indirim yapılması, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ise hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, sanık hakkında taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet kurulmasında isabet görülmemiş olup,
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Çorum 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/05/2016 tarihli ve 2016/365 esas, 2016/521 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma sonrası yapılacak yargılamada 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi hükmünün gözetilmesine, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.