9. Hukuk Dairesi 2020/6190 E. , 2021/6683 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 10. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 5. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalılar vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 23/03/2021 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılar adına vekilleri Avukat Lütfiye Yaslan Bilgin ile karşı taraf adına vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketler nezdinde 2013-2016 yılları arasında çalıştığını, davalı işverence komisyon alacaklarının ve ücretlerinin ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini, yıllık izinlerini kullanamadığını, hafta sonlarında, dini ve milli bayramlarda ve resmi tatillerde de çalıştığını beyanla kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, maaş alacağı ve komisyon alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, davaya konu alacakların belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceğini, davacının 13.11.2013–31.05.2015 tarihleri arasında ... Ulaşım Tic. A.Ş."de, 01.06.2015–31.10.2016 tarihleri arasında ise ... Teknik Eğitim A.Ş. bünyesinde çalıştığını, davacının iş sözleşmesini haksız olarak feshetmiş olması sebebiyle kıdem tazminatına hak kazanamadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalılarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alınarak kararın yasal ve hukuksal gerekçeleri ile dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden Yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davalıların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı, davalılar vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın kanuni gerektirici sebeplerine göre, davalılarının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Prim, işçinin mal veya hizmet üretiminde daha istekli hale gelmesi ve başarısının artması için işverence ödül niteliğinde verilen ek ödemeler şeklinde tanımlanabilir. Prim ödemesinden amaç, işçinin dava verimli bir şekilde çalışmaya özendirilmesidir. Primin kişiye özgü olması sebebiyle ikramiyeden farklı olarak prim ödemelerinin genel bir nitelik taşıması gerekmez. Bununla birlikte, işveren tarafından ayrımı haklı kılan geçerli nedenler olmadığı sürece prim uygulaması yönünden de işverenin eşit davranma borcu söz konusudur.
İşçinin prime hak kazanması için işyerinde prim ödemesini gerektiren dönemin sonuna kadar çalışmış olması gerekmez. İşyerinde çalışılan süreyle sınırlı olmak üzere işçinin prim talep hakkı vardır.
Prim uygulaması, bireysel ya da Toplu İş Sözleşmeleri ile de kararlaştırılabilir. İş sözleşmesinde kararlaştırılmamış olsa dahi, işverence tek taraflı olarak düzenli şekilde yapılan prim ödemesi “işyeri şartı” niteliğindedir. Her durumda uygulamanın tek taraflı olarak işverence ortadan kaldırılması ya da azaltılması doğru değildir. Prim uygulaması yönünden işçi aleyhine çalışma koşullarında değişiklik, 4857 sayılı Kanunun 22’nci maddesi kapsamında gerçekleştirilmelidir (Yargıtay 9. HD. 22.1.2009 gün 2007/34717 E, 2009/638 K.). Toplu İş Sözleşmesi ile öngörülen primler yönünden değişiklik ise, işçinin bireysel feragati ile dahi geçerli değildir. Toplu İş Sözleşmesini imzalamaya yetkili olan kişilerce bu yönde yapılabilecek değişiklik, ancak ileriye dönük olarak hüküm ifade eder.
Somut uyuşmazlıkta, davacı işçi davalılara ait işyerinde satış danışmanı olarak ücret ve komisyon karşılığı iş gördüğünü, komisyon alacaklarının distribütörlerle aynı şekilde değerlendirildiğini beyanla dava konusu ödenmeyen komisyon alacaklarını talep etmiştir. Davalılarca davacının distribütör olmadığı, işyerinde işveren adına ve hesabına sigortalı satış danışmanı olarak çalıştığı, bu nedenle distribütör gibi kabul edilerek komisyon alacağı hesaplanmasının hatalı olduğu savunulmuştur. İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan hesap raporuna göre, davacının işyerinde distribütörler için yapılan komisyon düzenlenmesi uyarınca komisyon alabileceği kabul edilerek 04.09.2014-31.03.2016 tarihleri arası dönem yönünden komisyon alacağı hesaplanarak dava konusu alacağa hükmedilmiş, bu kararın davalılarca istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davalıların dava konusu komisyon alacağına ilişkin itirazının esastan reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir.
Şöyle ki dosya kapsamına göre davacının noter aracılığı ile keşide ettiği 31.10.2016 tarihli fesih bildiriminde; satış pazarlama koordinatörü olarak görev yaptığını ifade ettiği, dava dilekçesinde ise satış danışmanı olarak çalıştığını belirttiği, yine sigortalı hizmet döküm cetveline göre davacının 13.11.2013-31.10.2016 tarihleri arası davalılar nezdinde iş sözleşmesi kapsamında çalışması bildirildiğinden davacının davalılar nezdinde distribütör değil satış danışmanı olarak çalıştığı anlaşılmış olup her ne kadar Mahkemece 04.09.2014-31.03.2016 tarihleri arası dönem yönünden hesaplamaya esas alınan “Taxi Operation Memo (ı)” başlıklı belgede davacının distribütörler için düzenlenen şartlar uyarınca komisyona hak kazandığı değerlendirilmiş ise de söz konusu “Taxi Operation Memo (ı)” başlıklı belgede, davacının distribütörler gibi komisyon alabileceğine ilişkin bir düzenleme olmadığı, davacının distribütör gibi komisyon alabileceği sonucuna dosyada bulunan 22.08.2014 tarihli e-postada geçen bir cümlenin yorumlanması yolu ile ulaşıldığı, ancak davalı ... Ulaşım Ticaret A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı A.K. tarafından gönderildiği anlaşılan söz konusu e-postanın tamamı değerlendirildiğinde; işyerinde uygulanması düşünülen prim sistemi nedeniyle doğabilecek aksaklıklara ilişkin tespitlerin üst yönetim ile paylaşılmasına yönelik olduğu, görülmektedir. Söz konusu e-posta içeriği, davacının görevi, Air Taxi Operation Memo (ı) başlıklı belge birlikte değerlendirildiğinde davacının distiribütörlere yönelik yapılan komisyon düzenlenmesinden faydalanabileceği sonucuna ulaşılamayacağı anlaşılmış olup davacının 04.09.2014 - 31.03.2016 tarihleri arası dönem yönünden Taxi Operation Memo (ı) başlıklı belgenin 4(g)maddesinde “satış pazarlama departmanı” personeli için düzenlenen primden faydalanabileceği gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
Sonuç:
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davalılar yararına takdir edilen 3.050,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 23/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.