Özet:

Mahkeme, hükümlü veya tutuklunun kaçması suçuyla ilgili bir davada sanığın suçlu bulunarak cezalandırılmasına karar vermiştir. Ancak, cezalandırmada bazı hatalar yapılmıştır. Öncelikle, ceza infazıyla ilgili kanunda yapılan bir iptal sonrası, sanığın cezası beraat yerine mahkumiyet olarak belirlenmiştir. Ayrıca, ceza infazında adli para cezası seçeneği yerine uygulanan kanun maddelerindeki hükümler belirtilmemiş ve gerekli ihtar yapılmamıştır.
Detaylı olarak, suçun işlenmesi sebebiyle sanığa TCK'nın 292/1, 62, 50/1-a, 52/1-4 maddeleri uyarınca cezalandırma uygulanmıştır. Ancak, ceza infazı ile ilgili olarak, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesinin 7. fıkrasının (b) bendi iptal edildiği için uygulanamamaktadır. Bu nedenle, sanığın cezası beraat yerine mahkumiyet şeklinde belirlenmiştir.
Ayrıca, 6545 sayılı Kanunla değiştirilen 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca adli para cezalarının yerine getirilmemesi durumunda resen uygulama yapılabileceğinden, hüküm fıkrasında TCK'nın 52/4. maddesi gereğince ihtar verilmesi gerekmektedir. Ancak bu ihtar yapılmamıştır.
Kanun maddeleri açıklayıcı olarak şu şekildedir:
- TCK'nın 292/1 maddesi: \"Hükümlü veya tutuklun