Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 Sayılı Yasaya Muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Gümrük İdaresi vekilinin temyiz talebi yönünden yapılan incelenmede;
Sanıkta ele geçen eşyanın niteliği ve eylem tarihine göre, sanığın eyleminin 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu, Gümrük İdaresinin suçtan doğrudan zarar görmediği cihetle davaya katılma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
II- Sanık Abdullah Sülükçü"nün temyiz talepleri yönünden yapılan incelemede;
1-TCK.nun 53. Maddesinin 3. fıkrası uyarınca, mahkum olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 1.fıkranın (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından uygulanmamasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Gün adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3-Dosya kapsamına göre; dava konusu eşyanın, nakil vasıtasının yüküne göre miktar ve hacim bakımından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturmadığı gibi, suça konu eşya ile aracın değerine göre müsaderesinin hakkaniyete uygun olmadığı dikkate alınarak, nakil vasıtasının iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,
4-Dava konusu eşyanın müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın 5607 sayılı Yasanın 16. maddesi uyarınca tasfiyesine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, sanık ve sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, TCK.nun 53/1-c maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkartılarak, yerine "sanıkların cezası ertelendiğinden, 5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen hak yoksunluğunun sanıkların sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından uygulanmamasına, altsoyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmalarına" ifadesinin eklenmesi, hükmolunan gün adli para cezasının paraya çevrilmesine ilişkin hüküm fıkrasında yer alan "1 YIL 8 AY HAPİS VE" ibaresinden sonra gelmek üzere "TCK.nun 52/2. maddesi uyarınca" ibaresinin eklenmesi, hüküm fıkrasından nakil aracının müsaderesine, araç üzerindeki tedbirin devamına, ilişkin kısmın çıkartılarak yerine " ... plakalı nakil aracının sahibine iadesine, araç üzerindeki tedbirin kaldırılmasına," bendinin eklenmesi, sanıklar hakkında kurulan hükmün dava konusu kaçak eşyanın müsaderesine ilişkin bendinde yer alan " 5607 Sayılı Yasanın 16. maddesi gereğince suça konu eşyanın bozulma ihtimali nazara alındığında kararın kesinleşmesinin beklenmeksizin anılan eşyanın tasfiyesine" ifadesinin çıkarılması ve diğer kısımların aynen birakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III) Sanık ... ve müdafiinin temyiz talepleri yönünden yapılan inceleme de;
Sanığın atılı suçtan mahkumiyetine hükmolunmuşsa da, sanığın aşamalarda araçta ele geçen sigara ve içkileri eşinin aldığını ve bunların kaçak olduğunu bilmediğini savunması ve bu savunmalarının eşi olan diğer sanık tarafından doğrulanması karşısında, sanığın savunmalarının aksine suça konu sigara ve içkilerin kaçak olduğunu bildiğine ve eşinin eylemine bilerek ve isteyerek katıldığına ilişkin mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığı halde, beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazlan bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.03.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.