5. Hukuk Dairesi 2020/6836 E. , 2021/1494 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın terkini davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 18/06/2020 gün ve 2019/13349 Esas – 2020/5801 Karar sayılı ilama karşı davalı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın terkini istemine ilişkin olarak mahkemece verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine bozulmuş, bu karara karşı davalı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK’nun 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
1-Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli, 31317 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve 16.07.2020 tarihli 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7139 sayılı Kanunla değişik 10. maddesinin 8. fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alındığında bozma ilamının 3 nolu bendinin çıkartılması ve,
2-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği bu defa yapılan incelemede anlaşılmakla;
Davalı vekilinin karar düzeltme isteminin bu yönlerden kabulü ile Dairemizin 18.06.2020 günlü 2019/13349 E.- 2020/5801 K. sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan değerlendirmede;
Dava; 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arsa niteliğindeki ... İlçesi, ... Köyü ... (yeni ...) parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;
1-Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan 3042,03 m2"lik kısmının yol ile otoyol bağlantı yolu arasında kaldığı da gözetilerek Kamulaştırma Kanunu’nun 12. maddesi uyarınca arta kalan bu kısımda değer düşüklüğü olup olmayacağı konusunda ek rapor alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Harca ilişkin hüküm kurulmaması,
Doğru olmadığı gibi;
3-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davalı vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine, davacıdan peşin alınan temyiz ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 16/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.