1. Ceza Dairesi Esas No: 2010/3143 Karar No: 2013/2967 Karar Tarihi: 09.04.2013
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2010/3143 Esas 2013/2967 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2010/3143 E. , 2013/2967 K.
KASTEN YARALAMA
ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS
HAYATİ TEHLİKE DOĞURACAK ŞEKİLDE YARALAMAK
OLAYIN KAVGA ORTAMINDA GERÇEKLEŞMESİ
TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 35
TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 81
TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 86
"İçtihat Metni"
1- Temyiz edenin sıfatı ve dilekçesinin içeriğine göre temyiz incelemesi, sanık Aydoğan’ın “mağdur Fedayi’yi öldürmeye teşebbüs” suçundan kurulan hüküm yönünden yapılmıştır. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Aydoğan’ın mağdur Fedayi’ye yönelik eyleminin sübutu kabul, cezayı azaltıcı haksız tahrik ve takdiri indirim nedenlerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin haksız tahrikin derecesine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Dosya kapsamına göre, mağdur Fedayi’nin, sanık Aydoğan’ın eşi Şükran ile kardeşi ve aynı zamanda Ömer’in eşi olan Ayla’yı cep telefonu mesajları ile taciz ettiği, bu taciz olayını öğrenen sanıkların konuşmak amacıyla mağdurla buluştukları, buluşma esnasında taraflar arasında başlayan tartışmanın, Fedayi’nin Ömer’e yumruk atması ile kavgaya dönüştüğü, kavga sırasında Aydoğan’ın savurduğu bıçağın Fedayi’nin göğüs bölgesine isabet ettiği, bu isabet sonucu mağdurun göğüs içi kanamaya ve hayati tehlikeye neden olacak şekilde yaralandığı, mağdurda herhangi bir iç organ veya damar yaralanması meydana gelmediği, bu yaralanma üzerine Aydoğan’ın eylemine kendiliğinden son verdiği olayda, Olayın kavga ortamında gerçekleşmiş olması mağdurda meydana gelen yaranın sayı ve niteliği ile engel halin bulunmaması gibi hususlar da dikkate alınarak, eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastının yaralamaya yönelik olduğu anlaşılan sanığın “kasten yaralama” yerine, suçun niteliğinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde “öldürmeye teşebbüs” suçundan cezalandırılması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu sebeple yerinde görüldüğünden, hükmün, tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA,09/04/2013 gününde oybirliği ile karar verildi.