22. Hukuk Dairesi 2018/14110 E. , 2018/27527 K.
"İçtihat Metni"DAVA TÜRÜ : ALACAK
MAHKEMESİ : ... 40. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı işyerinde en son şube müdürü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin emeklilik nedeni ile sona erdiğini, kullanmadığı yıllık izni bulunduğunu ileri sürerek yıllık ücretli izin alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının yıllık izinlerinin bir kısmını kullandığını, kalan kısmının ise kendisine ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz başvurusu :
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, İlk Derece Mahkemesi kararının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan yönleri usul ve kanuna uygun görülmüştür.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yıllık izin alacağının süresi konusunda toplanmaktadır.
Somut olayda, davacının 01/03/1984-31/06/2015 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı, kullanmadığı yıllık izinleri olduğunu ileri sürerek alacak talebinde bulunmuştur. Mahkemece ve Bölge Adliye Mahkemesince Toplu iş Sözleşmesinin 16. maddesinde 1995 yılından önce işe giren kişilerin yıllık izin süresinin 30 gün olduğunun belirtildiğinden bahisle ,davacının çalışma döneminin tamamı için yıllık 30 gün üzerinden yıllık izin alacağı hesaplanmıştır. Dairemizce temyiz aşamasında, davacıya ait sendika üye kayıt fişine ve uyuşmazlık konusu döneme (01.03.1984-31.06.2015) ait toplu iş sözleşmelerinin bir kısmına rastlanmamış olunması nedeniyle davacıya ait üye kayıt fişi ve toplu iş sözleşmelerinin tamamının temin edilerek Dairemize gönderilmesi, için eksiklik talebinde bulunulmuş, gelen yazı cevabının ve eklerin incelenmesinden davacının 14.12.1993 yılında sendikaya üye olduğu, 1993 yılından itibaren geçerli toplu iş sözleşmelerine göre davacının yıllık 30 gün izne hak kazandığı anlaşılmıştır. Sendika üyelik tarihinden önce ise davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanması mümkün değildir. Bu dönemin ayrıca incelenmesi gerekmektedir. Söz konusu dönemde davalı iş yerinde yıllık izin konusunda iş yeri uygulaması olup olmadığı araştırılmalıdır, davacı vekilince temyiz aşamasında 12.12.2019 tarihli beyan dilekçesi ile ""... T.A.Ş İnsan Kaynakları Uygulama Esasları"" başlıklı belge sunulmuş ise de söz konusu esasların hangi tarihten itibaren geçerli olduğu dosya içeriğinden anlaşılamamaktadır. Mahkemece tüm bu hususlar açıklığa kavuşturulmalı, ilgili dönemlerde davacıya verilen izin süreleri dikkate alınmalı , yıllık izin süresinin 30 gün olarak uygulandığı ispat edilir ise bozmadan önceki gibi , ispat edilemez ise ilgili dönemde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre alacak belirlenmelidir. Eksik inceleme ile hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi