Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/22559 Esas 2014/8089 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/22559
Karar No: 2014/8089
Karar Tarihi: 25.04.2014

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/22559 Esas 2014/8089 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İstanbul 14. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 11. Ceza Dairesi'nin 2012/22559 E. ve 2014/8089 K. sayılı kararında, sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan yargılandığı belirtiliyor. Ancak kararın dayandığı kanıtların ve mahkemenin ulaştığı sonuçların açık bir şekilde gerekçeye yansıtılmaması sebebiyle mahkeme kararının Yargıtay denetimine açık olmadığı vurgulanıyor.
Sanığın sürücü belgesi almak için başvurduğu ve gerekli evrakları teslim ettiği, sınavlara girerek başarılı olduğu, harç parasını da ödediği belirtiliyor. Ancak sanığın savunmasının doğruluğunun araştırılmadığı ve delillerin eksik değerlendirildiği için hükümde yanılgıya düşüldüğü ifade ediliyor.
Kararda, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 32, 260, 308/7, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 34, 230 ve 289/1-g maddeleri gereği, mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine uygun olması için tüm kanıtların ve değerlendirmelerin açık bir şekilde gerekçeye yansıtılması gerektiği belirtiliyor.
Kararın kanun maddeleri açıklaması:
- Anayasa'nın 141. maddesi: Yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı
- Ceza M

11. Ceza Dairesi 2012/22559 E. , 2014/8089 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2010/226092
MAHKEMESİ : İstanbul 14. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/03/2010
NUMARASI : 2009/291 (E) ve 2010/143 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

1-Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141, karar tarihinde yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 32, 260, 308/7, inceleme tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 34, 230 ve 289/1-g maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak sağlayacak biçimde açık olması ve Yargıtay"ın bu işlevini yerine getirebilmesi için, kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, açık olarak gerekçeye yansıtılması gerekirken, bu ilkelere uyulmadan gerekçeden yoksun olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Sanığın, sürücü kursuna gerekli evrakları vererek ehliyet almak için başvuruda bulunduğunu, motor ve direksiyon sınavlarına girdiğini ve başarılı olduğunu, gerekli olan harç parasını da ödediğini savunması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenebilmesi bakımından; sanığın savunmasının doğruluğunun araştırılarak, haklarında ayırma kararı verilen sürücü belgesi düzenleyenlerle ilgili soruşturma evrakının akıbetinin araştırılması, kamu davası açılmışsa mümkünse davaların birleştirilmesi, değilse bu dosyayı ilgilendiren evrakların onaylı birer örneklerinin dosya içerisine konulması ve sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilip, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
3-Kabule göre de;
Adli emanette kayıtlı suça konu sahte sürücü belgesinin dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmekle yetinilmesi gerekirken ayrıca müsaderesine de hükmedilmesi suretiyle hükmün karıştırılması;
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.