6136 sayılı Yasaya aykırılık - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/418 Esas 2017/13953 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/418
Karar No: 2017/13953
Karar Tarihi: 07.12.2017

6136 sayılı Yasaya aykırılık - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/418 Esas 2017/13953 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, 6136 sayılı yasaya aykırılık suçundan hüküm giymiş ve hakkındaki mahkumiyet hükmü temyiz edilmiştir. İlk aşamada yapılan yargılamada Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması hususunda bir değerlendirme yapılmamıştır. Daha sonra, yapılan bozma sonrası yargılamada bu hususta değerlendirme yapılmıştır. Ancak, bozma kararı sonrasında verilen yeni kararın usul ve yasaya uygun olmadığı belirtilerek bozulmasına karar verilmiştir. CMK.nun 231/5 maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların mahkumiyet hükmü niteliğinde olmadığı belirtilerek, koşulların varlığı halinde sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünde mahkemesince değerlendirme yapılması gerektiği ifade edilmiştir. Mahkemece, CMK.nun 231/8. madde ve fıkrasına 18.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 72. maddesi ile eklenen “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez” hükmü göz
8. Ceza Dairesi         2017/418 E.  ,  2017/13953 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık
    HÜKÜM : Hükümlülük

    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmü sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü;
    Sanık ... hakkında; Bafra 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.03.2014 tarih ve 2013/838 E – 2014/146 sayılı kararında CMK.nun 231/5 maddesi gereğince Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması hususunda bir değerlendirme yapılmaması nedeniyle Dairemizin 02.06.2015 tarih ve 2014/24606E, 2015/18118 sayılı Kararı “Sanığın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların mahkumiyet hükmü niteliğinde olmaması karşısında, hükümden önce yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesiyle değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesi ve bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7. maddesi ile eklenen cümle gözetilerek, koşulların varlığı halinde sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünde mahkemesince değerlendirme yapılması gerektiğinin gözetilmemesi”, gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozma kararı sonrası yapılan yargılamada mahkemece bozma ilamına direnilmesine karar verilmiş ise de, bozma ilamına esas ilk kararda CMK.nun 231/5. maddesi uyarınca... hususunda bir değerlendirme yapılmadığı halde, bozma sonrası yapılan yargılamada bozma ilamı doğrultusunda anılan hususta değerlendirme yapılmış olması karşısında yerel mahkemece bozma ilamına eylemli şekilde uyulması nedeniyle kararın direnme değil, eylemli uyma sonucu yeni hüküm niteliğinde olduğunun kabulü ile yapılan incelemede;
    Mahkemece, CMK.nun 231/8. madde ve fıkrasına 18.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 72. maddesi ile eklenen “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez” hükmü gözönüne alınarak sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının mümkün olmadığı ve anılan değişikliğin CMK.nun da yer alması nedeniyle usul kuralı alıp derhal uygulanacağı gerekçesine dayanılmıştır.
    Dosya kapsamına göre suç tarihi olan 02.10.2013 tarihinden önce işlenen suçlar sebebiyle sanık hakkında verilmiş Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına ilişkin kararlar bulunmaktadır.
    CMK.nun 231/8. maddesinde, 6545 sayılı kanun ile yapılan değişiklik usul hukukunun yanı sıra aynı zamanda maddi hukuku da ilgilendiren bir konu olduğu tartışmasızdır.
    Nitekim Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 tarih ve 2015/8-1074E, 2017/249 sayılı kararında da “Sanığın adli sicil kaydında bulunan kasıtlı suçtan verilmiş iki adet hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, yargılamaya konu suç tarihi itibariyle sanık hakkında verilecek hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yasal engel oluşturmayacağı açıktır. Ancak bu husus, suç işleme eğilimini belirleme yönünden mahkemece değerlendirmeye tabi tutulabilecektir.” denilmek suretiyle konuya açıklık getirilmiştir.
    Somut olayda da, sanığın 02.10.2013 tarihinde işlemiş olduğu suç tarihinden önce işlenen suçlar nedeniyle hakkında verilen Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına ilişkin kararlar 6545 sayılı Kanunun yürürlüğünden öncesine ait olması karşısında gösterilen gerekçe yasal ve yeterli değildir. Ceza Genel Kurulu kararında da vurgulandığı üzere bu husus, sanığın suç işleme eğilimini belirleme yönünden mahkemeye kanaat oluşmasına neden olacaktır.
    Bu durumda mahkemece Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması yönünden CMK.nun 231/6. madde ve fıkrasında sayılan sanığa ilişkin koşullar tartışılıp buna göre değerlendirilme yapılması gerekirken Yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321 maddesi gereğince BOZULMASINA, 07.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.