Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/29390 Esas 2020/6350 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/29390
Karar No: 2020/6350
Karar Tarihi: 10.06.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/29390 Esas 2020/6350 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2017/29390 E.  ,  2020/6350 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    1-Davalı Temyizi Yönünden;
    Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz kesinlik sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz.
    Dosya içeriğine göre hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktar 1.784,85 TL olup, karar tarihi itibari ile 2.190,00 TL kesinlik sınırı kapsamında kaldığından davalı vekilinin temyiz isteminin 6100 sayılı Kanun"un geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun"un 427, 432 maddeleri uyarınca REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,
    2-Davacı Temyizi Yönünden;
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacı işçinin ücretinin Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilen ücretinin gerçek ücreti olup olmadığı, fazla çalışma yapıp yapmadığı, tatillerde çalışıp çalışmadığı ve buna göre iş sözleşmesini feshetmesinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    İşçinin ücretlerinin ödenmemesi, sigorta primlerinin gerçek ücret üzerinden belirtilmemesi, iş koşullarının ağırlaştırılması 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II. maddesi uyarınca işçiye haklı fesih hakkı verir.
    İş hukukunda çalışma olgusunu, bu kapsamda fazla mesai yaptığını, tatillerde çalıştığını iddia eden işçi, karşılığı ücretin ödendiğini de işveren kanıtlamalıdır.
    Dosyadaki deliller kapsamında davacının Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilen ücretinin gerçek ücret değil, asgari ücret olduğu ve davacının işçilik alacaklarının bulunduğu sübuta ermiştir. Ayrıca haklı fesih nedeni süreklilik arzedecek şekilde devam ettiği sürece altı günlük hak düşürücü sürenin de geçtiği söylenemeyecektir. Gerçek ücret üzerinden Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirim yapılmadığı sürece temadi eden akde aykırılık nedeniyle hak düşürücü süre geçmediğinden davacının haklı feshi konusunda değerlendirme yapılarak, kıdem tazminatının kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddine dair hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.