20. Hukuk Dairesi 2016/349 E. , 2016/5062 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 09/06/2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 03/05/2016 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden ... vekili Avukat Ulviye Sarp ile davacı vekili Avukat ... geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 15/06/2012 havale tarihli dava dilekçesinde; müvekkilinin dava dışı ..."dan ... ... ... Mah., ... mevkiinde bulunan 157 parsel (Eski parsel numarası 1515) sayılı taşınmazı 30/10/2007 tarihinde satın aldığını, 117.884 m² olan taşınmazın 2011 yılında ... ilçesinde yapılan kadastro yenileme çalışmaları sırasında kısmen yanda bulunan davalı ...ye ait 156 ada 154 parsel sayılı taşınmaza dahil edilmiş olup müvekkilinin taşınmazından 14.000 m²"yi aşkın bir eksilme meydana geldiğini, taşınmazın dava dışı ... tarafından da davalı ...den ihale yoluyla satın alınıp sonrasında müvekkiline satıldığını, müvekkilinin anılan taşınmazı tapu kayıtlarına olan güvene dayanarak aldığı gibi, müvekkilinin taşınmazından davalı idarenin taşınmazına eksilen kısmın davalı ... ait başka bir parsele aktarıldığını, anılan durumlar karşısında müvekkilinin taşınmazından davalı idarenin taşınmazına eklenen ve dolayısıyla müvekkilinin zararına sebep olan eylem dolayısıyla taşınmazın davalı tarafa aktarılan miktarının reel değerinin tahsili amacıyla işbu davayı açtıklarını bildirerek, fazlaya ilişkin tüm dava talep hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00.-TL"nin faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiş, 24/12/2014 tarihli harçsız ıslah dilekçesi ile fazlaya dair haklar saklı kalmak üzere, sonuç kısmının 20.000,00.-TL yerine 1.330.538.-TL artırarak 1.350.538.-TL olarak ıslah ettiklerini, bu miktarın dava tarihinden itibaren işleyecek faizleriyle beraber davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Davalı ..., davanın yasal süre içerisinde açılmadığını zamanaşımı talebinde bulunduklarını, davacının taşınmazı başka birinden satın aldığı için dava açma ehliyeti olmadığını, açılan davanın reddi gerektiğini bildirmiştir
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 1.348.782,30.-TL alacağın dava tarihi olan 15/06/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir. Islahın kısmen veya tamamen olduğuna bakılmaksızın taraflar aynı davada ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir. Ancak ıslah işlemi harca tâbi bir işlem olup ıslah edilen husus değer artırımı ise nispi tarifeye göre, değilse maktu harç yatırılmalıdır. Davalı taraf harçtan muaf olsa dahi ıslah harcının alınması gerekir.
492 sayılı Harçlar Kanununun 32. maddesinin birinci cümlesinde “Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz” hükmü yer almaktadır. Bu kanunî düzenleme gereğince, ıslah edilen miktar yönünden bakiye nispi karar ve ilâm harcı ödenmeksizin sonraki işlemlerin yapılmasına olanak bulunmamaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24.12.2013 gün ve 2013/21-445 E. - 2013/1625 K. sayılı kararında da bu görüş benimsenmiştir.
Somut olayda; davacı vekili dava dilekçesinde, 20.000,00.-TL olarak açıkladığı tazminat talebini, 24/12/2014 tarihli dilekçe ile 1.350.538.-TL’ye arttırmış ise de ıslah harcının yatırılmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre mahkemece, ıslah harcını tamamlamak üzere davacıya süre ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, harcı yatırılmayan ıslah beyanına değer verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ...nin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması nedeniyle 1.100.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı ...ye verilmesine, taraflarca 6100 sayılı HMK"nın 297/1-ç ve aynı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nın 440/1. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilâmının tebliğinden itibaren ilâma karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 03/05/2016 günü oy birliği ile karar verildi.