21. Hukuk Dairesi Esas No: 2008/10408 Karar No: 2008/17753 Karar Tarihi: 17.11.2008
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2008/10408 Esas 2008/17753 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2008/10408 E. , 2008/17753 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri 2. İş Mahkemesi TARİHİ : 22/04/2008 NUMARASI : 2007/224-2008/234
Davacı, 01.10.1999 tarihinden itibaren emekli aylığından yapılan Sosyal Güvenlik Destek Primi ile gecikme zammının iptaliyle, yapılan kesintilerin yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, bozma üzerine ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere verilen kararın bozma ilamına uygun bulunmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı, emekli aylığından 01.10.1999 tarihinden itibaren yapılan Sosyal Güvenlik Destek Primi kesintisi ile gecikme zammının iptalini, kesilen prim ve gecikme zammının yasal faiziyle iadesini istemiştir. Mahkeme istemin kabulüne karar vermiştir. Bir para alacağına hükmedilebilmesi ve faiz yürütülebilmesi için miktarının belli olması şarttır. Bir para borcunun miktarı kesin olarak belli değilse yada ancak inceleme sonrası belirlenebilecek durumdaysa böyle bir para alacağına hükmedilebilmesi ve faiz yürütülmesi hükmün infaz kabiliyeti bulunmadığından mümkün değildir. Davacının emekli aylığında yapılan kesinti ve gecikme zammının iptaline ilişkin karar doğrudur Ancak alacak miktarı belirlenmeksizin ve ilgili yargı harcı alınmaksızın alacak ile yasal faizine hükmedilmesi, kabule göre de faiz başlangıcının kararda belirtilmemesi doğru görülmemiştir. Yapılacak iş; davacıya talep ettiği alacak miktarını açıklattırmak, davacıya iadesi gereken prim kesintisi ve gecikme zammı miktarını belirleyerek çıkacak sonuca göre karar vermektir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.