Tebliğname No : KYB - 2014/13490

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve kasten yaralama suçlarından sanık B.. K..’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 109/1,109/3-e,86/2,86/3-a,62 ve 52/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ve 3.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, müşteki annesine karşı yaralama suçundan devam eden bir çok davası bulunan sanığın bir daha suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat oluşmadığından bahisle, kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair Alaşehir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 24.03.2010 tarihli ve 2009/489 Esas, 2010/123 sayılı Kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre;
1- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilirken, kasten yaralama suçundan verilen hükmün, müşteki annesine karşı yaralama suçundan devam eden birçok davasının bulunduğu, sanığın bir daha suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat oluşmadığından bahisle, açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi suretiyle hükümde çelişki oluşturulmasında,
2- 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 50/2. maddesine göre, suçu tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde, hapis cezasına hükmedilmişse bu cezanın adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmeden, sanık hakkında kasten yaralama suçundan eylemine uyan aynı Kanun’un 86/2. maddesinde öngörülen seçimlik cezalardan hapis cezası tercih edildiği halde, bu cezanın adli para cezasına çevrilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 06.01.2014 gün ve 94660652-105-45-1915-2013/416/1266 sayılı kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla incelendi;
Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriğinin yerinde olduğu anlaşıldığından, Alaşehir 1.
Asliye Ceza Mahkemesinin 24.03.2010 tarihli ve 2009/489 esas, 2010/123 sayılı kararının sanığın kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.