
Esas No: 2017/1342
Karar No: 2017/3097
Karar Tarihi: 10.04.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/1342 Esas 2017/3097 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Davacı, Bağ-Kur sigortalısı olan eşi için yapılan tedavi giderinin davalılardan tahsilini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen bozma kararının gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmıştır.
Davada somutlaşan olayda; davacı 08.08.2007 tarihinde eşi ile geçirdikleri trafik kazası nedeniyle davalı hastanenin acil bölümüne sevk edildiklerini, tedavi sonrası hastane ile Kurum arasında sağlık bedellerinin ödenmesine ilişkin anlaşma bulunduğu halde davalı hastanenin eşi için yapılan toplamda 14.316,58 TL"yi kendilerinden tahsil ettiğini ileri sürerek bu bedelin ödeme tarihi olan 09.08.2007 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiş, mahkemece, bozma ilamından sonra yargılama neticesinde, tedavi görenin hastalığının yasada ve yönetmelikte belirtilen acil haller kapsamında değerlendirilemeyeceği ancak olayın trafik kazası olması nedeniyle davalı Kurum tarafından yapılan 953,40 TL ödemenin SUT ve ilgili mevzuata uygun ve yeterli olduğu gerekçe kılınarak davanın reddi yönünde karar verildiği görülmüştür. Mahkemece davalı ... bakımından verilen red kararı yerinde ise de; Kurum tarafından 08.06.2011 tarihli yazıda 14.316,58 TL"lik faturaya karşılık davacının eşi adına yapılan 953,40 TL ödeme olup olmadığının açıklığa kavuşturulmadığı, davalılar arasında sözleşme olmadığı ortaya konulduğundan resmi tarifeye göre belirlenecek bedel üzerinden, aldırılacak bilirkişi raporu sonrası sonucuna göre karar vermesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı olduğu şekilde karar vermiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 10/04/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.