Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/9802 Esas 2017/4079 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9802
Karar No: 2017/4079
Karar Tarihi: 17.04.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/9802 Esas 2017/4079 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/9802 E.  ,  2017/4079 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davacı ... şirketine kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan aracın seyir halindeyken, karayolundaki büyük lastik parçalarına çarparak kaza yaptığını, davalı İdarenin kusurlu olduğunu, meydana gelen trafik kazasındaki hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini belirterek 3.288 TL.nin ödeme tarihi olan 05.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı İdare vekili, müvekkili İdarenin kusurlu olmadığını ve sorumluluklarını yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile, 1.872,93 TL.nin 05.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    6100 Sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nın 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2016 tarihinden itibaren 2.190,00 TL’ye çıkarılmıştır. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar)
    tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz. Temyize konu kararda, 1.872,93 TL yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olup; karar, anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin, mahkeme hükmünün miktar itibariyle kesin olması nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 17.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.