Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4289
Karar No: 2021/6733
Karar Tarihi: 21.05.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/4289 Esas 2021/6733 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/4289 E.  ,  2021/6733 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi


    Dava, geçirdiği kazanın iş kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı ... Demir Çelik SanTic.A.Ş. vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesince verilen kararın, davalılar ...Demir Çelik SanTic.A.Ş. ile Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi
    I-İSTEM
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalılardan...Isı Makina San. Tic. Ltd. Şti.’nde (Sicil no: 174459 – 0623) ustabaşı olarak çalışırken, aynı işverenin ...’teki işyerine (Sicil no: 1032771 – 7801) Ocak/2013 tarihinde sigorta geçişi yapılarak geçici olarak görevlendirildiğini, işbu geçici görevlendirilme neticesinde... Demir Çelik Fabrikası Tesisi’ndeki çalışması sırasında 22.02.2013 tarihinde Yıkama Ünitesi’nden yaklaşık 8-9 metre aşağı düşerek iş kazası geçirdiğini, ancak kurumun iş kazası olmadığına dair karar verdiğini belirterek, olayın iş kazası olduğunun tespitine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş, 04/05/2018 tarihli dilekçe ile kaza tarihinin sehven 22/03/2013 yazıldığını kaza tarihinin 28/02/2013 olduğunu beyan etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu beyanla reddini istemiştir.

    Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız olduğunu beyanla, reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ...Demir Çelik Sanayi ve Tic. A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız açıldığını beyanla, reddini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabülü ile “davacının 28/02/2013 tarihli yaralanma olayının iş kazası olduğunun tespitine" karar verilmiştir.
    B-BAM KARARI
    ... Bölge Adliye Mahkemesi, usul ve esas açısından ilk derece mahkemesi kararını yerinde bulmak suretiyle; davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı kurum vekili, olayın iş kazası olduğunun ispatlanamadığını, davalı işveren vekili, kazanın iş yerinde meydana geldiğine dair hiç bir delilin bulunmadığı, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinin yerinde olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
    Davalı .... A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının müvekkili firmanın işçisi olmadığını, davacının müvekkili firmadan anahtar teslim iş alan diğer şirketin işçisi olduğunu, aralarında alt işveren-üst işveren ilişkisi olmadığını, müvekkili şirketin demir çelik imalatı yapmakta olan entegre bir demir çelik tesisi olduğunu, diğer davalının ihale yolu ile aldığı işin şirketin üretim faaliyeti ile ilgili olmadığını bu nedenle kararın kaldırılarak müvekkili yönünden davanın husumetten reddi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Dava, iş kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
    Davaya konu olan ve tespiti istenen "iş kazası" mevzuatımızda 506 sayılı Kanunun 11-a ve 5510 sayılı Kanunun 13. maddesi ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, her iki kanunda da iş kazası tanımlanmamış, kazanın hangi hal ve durumlarda iş kazası sayılacağı yer ve zaman koşulları ile sınırlandırılarak belirlenmiştir
    5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 13. maddesinde İş Kazası;
    "a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,
    b)İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle,
    c) Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
    d) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki emziren kadın sigortalının, iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
    e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olaydır." şeklinde belirlenmiştir.
    İş kazası nedeniyle sosyal sigorta yardımlarının yapılabilmesi öncelikle Kurumun zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası olduğunu kabul etmesine bağlıdır. İş kazası olgusu Kurumca kabul edilmezse somut olayda olduğu gibi sigortalının ya da hak sahiplerinin olayın iş kazası olduğunu dava yolu ile tespit ettirmesi gerekmektedir.
    İnceleme konusu dosyada; davacı, davalılardan... Isı Mak.Tic.Ltd.Şti. sigortalısı olarak çalışırken aynı işverenin davalı ......A.Ş.’den “cüruf susuzlaştırma tankları imalat ve montajı işini” 31.07.2012 tarihli sözleşme kapsamında üstlendiği,davacının da bu iş kapsamında davalı... Isı Mak.Tic.Ltd.Şti. tarafından ...... A.Ş.’nin Karabük’te bulunan iş yerinde geçici görevlendirildiği,davacının söz konusu tankların montajı işini yaparken 28/02/2013 tarihinde yaklaşık 10 m yükseklikten düşerek sağ ayağından yaralandığı olayla ilgili olarak davacının, geçirdiği kazanın iş kazası olduğunun tespitini talep ettiği, davalı Kurumun 08.02.2017 tarihli ünite komisyon kararında ise,davacının Kuruma verdiği belgelere göre kendi beyanı dışında başkaca bilgi,belge ibraz etmediği,olayla ilgili savcılık soruşturması bulunmadığı,olay sonrası davacının tedavi için başvurduğu hastaneneler tarafından düzenlenen raporların hastalık geçici iş göremezlik belgesi olarak düzenlendiği,işveren tarafından iş kazası bildirimi yapılmadığı,hastane medula kayıtlarında hastalık provizyonu kodu ile işlem yapıldığı gerekçesiyle,iş kazası olmadığına karar verildiği,davacının ... 23. İş Mahkemesinde E.2016/1713 esasa kayden iş kazasından kaynaklanan maddi tazminat talebiyle açmış olduğu dava dosyasına, davalı Kurumun olayın iş kazası olarak kabul edilmediğini bildirmesi nedeniyle işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
    5510 sayılı Kanun"un 12. maddesi hükmüne göre aracı, bir işte veya bir işin bölüm veya eklentisinde işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran 3. kişidir.
    Asıl işveren taşeron ilişkisinin varlığı için öncelikle, işin başka bir işverenden alınmış olması, bir başka ifade ile asıl işverenin işverenlik sıfatına devredilen iş dolayısıyla sahip olması, asıl işyeri ya da işyerinden sayılan yerlerde kendi adına işçi çalıştırıyor olması gerekir.
    İşin belirli bir bölümünde değil de, tamamının bir bütün halinde, ya da bölümlere ayrılarak başkalarına devredildiği, işten bu yolla tamamen el çekildiği, sigortalı çalıştırılmadığı için işveren sıfatının haiz olunmadığı durumda ise, bunları devralan kişiler alt işveren, devredenler de asıl işveren olarak nitelendirilemeyecektir.
    Aracı sıfatının kazanılmasında diğer koşullar ise, asıl işverenden istenilen işin, asıl iş, ya da işyeriyle ilgili işin bir bölümünde veya işyeri eklentilerinde alınmış olması ve bu işte işi alanın kendi işçilerinin çalıştırılması ve bu nedenle de işveren sıfatına sahip olunmasıdır.
    Asıl işveren ile alt işveren arasında yapılan sözleşme ile iş kazası veya meslek hastalığına bağlı sorumluluğun alt işverene ait olduğunun kararlaştırılması ya da anahtar teslim iş olduğu ibaresinin konulmuş olması; bu sözleşmenin tarafı olmayan Kurumu bağlamaz.
    İşin bütünü başka bir işverene bırakıldığında, madde anlamında bir alt işverenlik, dolayısıyla dayanışmalı sorumluluk söz konusu olmayacaktır. Benzer şekilde, işveren kendisi sigortalı çalıştırmaksızın işi bölerek, ihale suretiyle farklı kişilere vermişse, iş sahibi (ihale makamı), asıl işveren olmayacağından, alt - asıl işveren ilişkisi de bulunmayacaktır. Burada önemli olan yön “devir” olgusudur. Devirden amaçlanan, yapılmakta olan işin, bölüm ve eklentilerinden tamamen bağımsız bir sonuç elde etmeye yönelik, işi alana bağımsız bir işveren kimliği kazandıracak bir işin devridir. Diğer iş yerlerinde sigortalı çalıştırması nedeniyle “işveren” sıfatına sahip olan kişi, devredilen iş dolayısıyla işverenlik sıfatına sahip olmadığı için asıl işveren olarak sorumlu tutulamayacaktır. Aynı şekilde, işi alan kişinin de işverenlik sıfatını, alınan işte ve o iş nedeniyle sigortalı çalıştırması sonucunda kazanmış olması aranacaktır. Alınan işte sigortalı çalıştırmayıp, tek başına işi yürüten kişi alt işveren olarak nitelendirilemeyecektir. Bu kimsenin diğer bir takım iş yerlerinde çalıştırdığı sigortalılar nedeniyle kazandığı işverenlik sıfatının sonuca etkisi ise bulunmamaktadır.
    Alınan iş, işverenin asıl işinin bölüm ve eklentilerindeki işin bir kesimi veya yardımcı işler kapsamında bulunmalıdır. Diğer bir anlatımla, bir işverene ait iş yerindeki üretim sürecine, başka bir işverenin dahil olması durumunda “aracıdan” söz edilebilecektir. Asıl işverenden alınan iş, onun sigortalı çalıştırdığı işe göre ayrı ve bağımsız bir nitelik taşımaktaysa, işi alan kimse alt işveren değil, bağımsız işveren sayılacaktır. Bu noktada belirleyici yön; yapılan işin, diğerinin yardımcı parçası olup olmadığıdır. İş yerindeki üretimle ilgili olmayan ve asıl işin tamamlayıcı niteliğinde bulunmayan bir işin üstlenilmesi durumunda aracıdan söz etme olanağı kalmayacak ve ortada iki bağımsız işveren bulunacaktır.
    İşin bütünü başka bir işverene bırakıldığında, iş anahtar teslimi verildiğinde veya işveren kendi iştigal konusu olmayan bir işi kendisi sigortalı çalıştırmaksızın bölerek ihale suretiyle farklı kişilere vermişse, iş sahibi (ihale makamı) Yasanın tanımladığı anlamda asıl işveren olmayacağından, bir alt-üst işveren ilişkisi bulunmayacaktır.
    Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında incelemeye konu dava değerlendirildiğinde, öncelikle davacının kaza geçirdiğini iddia ettiği işin ve faaliyetin niteliği belirlenmeli, bu kapsamda ...... A.Ş ile... Isı Mak.Tic.Ltd.Şti.’nin arasında “cüruf susuzlaştırma tankları imalat ve montajı işini” olarak akdedilen 31.07.2012 tarihli sözleşmeye göre nasıl bir iş ilişkisinin kurulduğu, bir asıl işveren-alt işveren-geçici iş ilişkisinin bulunup bulunmadığı yöntemince irdelenip açıklığa kavuşturulmalı, dosya içerisindeki olay tarihinden itibaren mevcut hastane kayıt ve raporları da gözönüne alınmak suretiyle bu çerçevede olayın iş kazası olup olmadığı yönünde bir karar verilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular gözönünde bulundurulmaksızın, mahkemece, eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı ......A.Ş. vekili ile davalı Kurum vekillinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 21/05/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi