5. Hukuk Dairesi 2020/5910 E. , 2021/1482 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 16/06/2020 gün ve 2020/1990 Esas - 2020/5393 Karar sayılı ilama karşı taraf vekillerince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davanın kabulüne dair karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine düzeltilerek onanmış; bu karara karşı, taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK’nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
Üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verilen 29.814,73 TL bedel, davalıya karar tarihi itibariyle ödenemeyeceğinden bu bedele kesinleşme tarihine kadar yasal faiz uygulanması suretiyle kararın düzeltilmesi gerekirken, bedele ilişkin olarak maddi hata yapıldığı gibi kararın kesinleşmesinden sonra ödenmesine karar verilen bedele de yasal faiz işletilmediği bu defa yapılan incelemede anlaşıldığından,
Taraf vekillerinin karar düzeltme isteminin kabulü ile; Dairemizin 16.06.2020 günlü 2020/1990 Esas 2020/5393 Karar sayılı düzelterek onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan değerlendirmede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;
1)Üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verilen 29.814,73 TL bedel, davalıya karar tarihi itibariyle ödenemeyeceğinden bu bedele kesinleşme tarihine kadar yasal faiz uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
2)Davacı idare harçtan muaf olmadığı halde yazılı şekilde karar verilmesi,
3)Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a) 4 nolu bendin sonuna (ve 29.814,73 TL bedele 11.06.2016 tarihinden kararın kesinleşmesi tarihine kadar yasal faiz yürütülmesine) cümlesinin eklenmesine,
b) 5 nolu bendinin çıkartılmasına yerine (Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 15,20 TL"nin davacı idareden tahsili ile Hazineye gelir kaydına) cümlesinin yazılmasına,
c) 9 nolu bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflardan peşin alınan karar düzeltme harcı ile davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının ve tarafların temyize bavşurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 16/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.