10. Ceza Dairesi 2012/28683 E. , 2014/1055 K.
"İçtihat Metni"Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki mahkûmiyet hükmüne yönelik itiraz üzerine ... Asliye Ceza Mahkemesi’nce 20.04.2012 tarihinde 2012/260 değişik iş sayı ile verilen itirazın kabulüne ilişkin kararın kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 14.12.2012 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İncelenen dosyadan;
a) ... Sulh Ceza Mahkemesi"nce 05.04.2012 tarihinde 2011/1199 esas ve 2012/620 karar sayı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında TCK"nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ayrıca aynı Kanun"un 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması durumunda cezanın infaz edilmiş sayılmasına, aksi halde hapis cezasının derhal infaz edilmesine hükmolunduğu,
b) Belirtilen karara Cumhuriyet savcısının itiraz etmesi üzerine, ... Asliye Ceza Mahkemesi"nce 20.04.2012 tarihinde 2012/260 değişik iş sayı ile, sanığın daha önce gerçekleştirdiği başka bir kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eyleminden dolayı verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığından, yeniden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilemeyeceği gerekçesiyle, "itirazın kabulüne" karar verildiği
Anlaşılmıştır.
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «19/12/2006 tarihli ve 26381 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 5560 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun"un 7. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesi değiştirilmiş ve bu madde uyarınca, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak suçundan dolayı yapılacak yargılama sonucunda mahkemelere iki seçenek sunulmuş olup, anılan maddenin 2. fıkrası gereğince hüküm vermeden önce uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi hakkında tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine; kullanmamakla birlikte, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi hakkında denetimli serbestlik tedbirine karar verilebileceği, aynı maddenin 5. fıkrasına göre de, tedavinin ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranan kişi hakkında açılmış olan davanın düşmesine karar verilmesi gerektiği, aksi takdirde, davaya devam olunarak hüküm verilmesi gerekeceği, diğer bir durumda ise, mahkemece 6. fıkra uyarınca uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişinin, hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı cezaya hükmedildikten sonra da iki ilâ dördüncü fıkralar hükümlerine göre tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulabileceği ve bu durumda hükmolunan cezanın infazının erteleneceği, 7. fıkra gereğince kişinin mahkûm olduğu cezanın, tedavinin ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması hâlinde infaz edilmiş sayılacağı, aksi takdirde derhal infaz edilmesi gerekeceği gözetilmeksizin, merciince sanığın gerçekleştirdiği başka bir eylem nedeniyle, aynı suçtan açılan başka bir davanın sonucunda hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine sanığın uymadığı gerekçe gösterilerek, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine yeniden hükmedilemeyeceği şeklinde yasal olmayan gerekçe ile verilen karara karşı yapılan itirazın reddi yerine kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.» denilerek, ... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 20.04.2012 tarihli kararının bozulması istenmiştir.
Sanık hakkında ceza ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedildiğinden ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 05.04.2012 tarihli hükmünün temyiz kanun yoluna tabi olması, bu nedenle Cumhuriyet savcısının 13.04.2012 tarihli dilekçesinin temyiz talebi niteliğinde bulunması, temyiz incelemesi yapma görevinin Yargıtay"a ait olması karşısında; Cumhuriyet savcısının itirazının kabulüne ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 20.04.2012 tarihli kararının hukukî sonuç doğurmaması nedeniyle, kanun yararına bozma isteğinin REDDİNE, dosyanın Cumhuriyet savcısının temyiz isteği ile ilgili inceleme yapılmak üzere Mahkemesi tarafından Yargıtay’a iletilmesinin sağlanması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.