8. Ceza Dairesi 2017/5943 E. , 2017/13923 K.
"İçtihat Metni" Mala zarar verme, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 29/04/2016 tarihli ve 2015/105156 soruşturma, 2016/22298 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik müşteki vekili tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Bakırköy 5. Sulh Ceza Hakimliğinin 09/08/2016 tarihli ve 2016/2471 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda müşteki vekili şikayet dilekçesinde müşteki ...."ın şüpheli ..."dan 13/03/2015 tarihinde 1 yıl süre ile... ait Atatürk havalimanında A-14 apronu özel hangarlar bölgesinde bulunan 7 nolu hangardaki ofis ve belirlenen alanları kiraladığı, hangara tadilat masrafı yaptığı, 03/08/2015 tarihinde müştekinin hangara gittiğinde kilidin değiştirildiğini tespit ettiğini bu nedenle kiraladıkları hangara giremediklerini ve şüphelinin hangara gelerek içeri girmesine engel olduğunu beyanla şikayetçi olduğu anlaşılmakta olup Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca, taraflar arasındaki ilişkinin hukuki ihtilaf olduğu, müştekinin mala zarar verme, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali ve işyeri dokunulmazlığının ihlali iddiaları ile ilgili olarak suçun oluşmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığna karar verilmiş ise de, Cumhuriyet Savcılığınca müştekinin ifadesinde belirttiği çalışanların dinlenmediği ve şüphelinin ifadesinde belirttiği müştekinin DHMİ tarafından engellendiği iddiasının araştırılması ve sonucun göre şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 05.01.2017 gün ve 13666 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.01.2017 gün ve KYB/2017-1900 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikayetçi ... vekilinin, şikayetçinin şüpheliden kiraladığı işyerinin, olay tarihinde kilidinin değiştirilmesi nedeniyle şikayetçi ve çalışanlarının işyerine giremediklerini, şüphelinin sonrasında şikayetçinin bir çalışanına evrak imzalatarak işyerini boşalttırdığı iddiasıyla yaptığı şikayet üzerine başlatılan soruşturma sonucunda kamu davası açmaya yeterli delil elde edilemediğinden bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği ve verilen bu karara karşı yapılan itirazın, mercii tarafından reddedilmesi üzerine kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Ceza Muhakemeleri Kanununda;
“Madde 160 - (1) Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar.
(2) Cumhuriyet Savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.
Madde 170 - (1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet Savcısı tarafından yerine getirilir.
(2) Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler.
Madde 172 - (1) Cumhuriyet Savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu karar, suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir. Kararda itiraz hakkı, süresi ve mercii gösterilir.
Madde 173 - (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.
(2) İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
(3) (Değişik fıkra: 18/06/2014-6545 S.K./71. md) Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet Başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet Savcısına gönderir. Cumhuriyet Savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
(4) (Değişik fıkra: 25/05/2005-5353 S.K./26.mad) Sulh Ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet Savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
(5) Cumhuriyet Savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu madde hükmü uygulanmaz." şeklinde yer verilen düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere; Cumhuriyet Savcısı kendisine yapılan suç duyurusu veya şikayet üzerine suçun gerçekten işlenip işlenmediğinin tespiti için hemen işin gerçeğini araştırmaya başlamalı ve maddi gerçeğin ortaya çıkmasına yarayan tüm yasal yöntemlere başvurmalıdır. Toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açması, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vermesi gerekmektedir.
Soruşturmaya konu olayda; şikayetçinin çalışanları ve şüphelinin beyanında geçen DHMİ çalışanları tanık sıfatıyla dinlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece şüpheli beyanı alınarak, eksik soruşturma ile verilen kamu adına kovuşturmaya yer olmadığı kararına yönelik itirazın kabulü yerine, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmemiş ve anılan kararın kanun yararına bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden Bakırköy 5. Sulh Ceza Hakimliği"nin 9.8.2016 gün, 2016/2471 değişik iş sayılı itirazın reddine ilişkin kararının CMK.nun 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 07.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.