Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/4333 Esas 2014/2720 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/4333
Karar No: 2014/2720
Karar Tarihi: 04.03.2014

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/4333 Esas 2014/2720 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan verilen mahalli mahkeme hükmünü inceledi. Suçtan zarar gören mağdurun davaya katılma isteği hakkında karar verilmediği için CMK'nın 260/1. maddesi gereği kanun yolunun açık olduğu belirtildi. Mağdurenin katılan sıfatını alabilecek şekilde suçtan zarar gördüğü konusunda tereddüt olmadığına karar verilerek katılmasına ve mağdure vekilliğinin kabul edilmesine karar verildi. Tanıkların ifadeleri ve delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri eksik inceleme ile yapıldığından hükmün kanuna aykırı olduğu belirtildi. 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca hükmün bozulmasına karar verildi. Kanun maddelerinin açıklaması: CMK'nın 260/1. maddesi - \"Dava ve hüküm tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde kararın tebliği yapılmadan önce hüküm dolayısıyla doğrudan zarar görenler, temyiz hakkını kullanabilirler.\" CMK'nın 237/2. maddesi - \"Suçtan zarar görenin derdest davaya müdahili olabilmesi için mutlaka avukat tutması gerekir.\" 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi - \"Yargıtay, istinaf veya bölge adli
14. Ceza Dairesi         2012/4333 E.  ,  2014/2720 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 5 - 2010/278448
    MAHKEMESİ : Isparta Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 27.07.2010
    NUMARASI : 2009/127 Esas, 2010/218 Karar
    SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi;
    CMK.nın 260/1. maddesine göre, suçtan zarar görmüş ve katılma istemi karara bağlanmamış bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, suçtan zarar gören mağdure Arife 27.07.2010 tarihli celsede, sanıktan şikâyetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini beyan ettiği halde, bu istemi hakkında bir karar verilmediği, mağdurenin zorunlu vekilinin mahkemece verilen hükmü temyiz ettiği, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere mağdurenin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı görülmekle, CMK.nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören A. T.."ün davaya katılmasına ve zorunlu vekil Av. H.. Ö.."in katılan mağdure vekili olarak kabul edilmesine karar verilerek gereği düşünüldü:
    Suçun oluşumuna ve niteliğine etkisi bakımından mağdurenin nüfus kaydı getirtilmeden hüküm kurulmuş ise de, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla nüfus kayıt örneği temin edildiğinden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    Olay yerinde bulunan tanık İ.. Y.."ın soruşturma aşamasındaki 13.01.2009 tarihli ifadesinde, kendi odasından mutfağa gitmek için çıktığında, diğer odada bulunan sanığın, mağdurenin üzerinde olduğunu ve pantolonunun çıkarmaya çalıştığını, kızın da sanığa direndiğini, mağdurenin görünüş itibarıyla ayakta duramayacak kadar alkollü olduğunu gördüğünü, kendi odasına döndükten bir süre sonra bulundukları yere gelen sanığın ""Ben işimi hallettim"" dediğini beyan etmesi karşısında; adı geçen tanık dinlendikten sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı, sanık müdafii ve katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.