Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/1614 Esas 2020/4876 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1614
Karar No: 2020/4876
Karar Tarihi: 10.03.2020

Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/1614 Esas 2020/4876 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği hüküm, babasıyla tartışırken sanığın mağdur kardeşinin odanın kapısını kapatması sonrasında kapının çift parçalı ince buzlu camına tahta parçası fırlatarak yaralanmasına neden olması sebebiyle kasten yaralama suçundan mahkumiyet olarak verilmiştir. Ancak, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararı uyarınca sanığa iddianamede belirtilmeyen bir kanun maddesi uygulanarak savunma hakkı ihlal edilmiş ve cezası yanlış hesaplanmıştır. Bu sebeplerle karar bozulmuştur.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 87/1-d-son maddesi mağdura yönelik olası kastla yaralama suçunu tanımlamaktadır. Ayrıca, 86/1. madde sanığa verilecek cezayı belirlerken, 86/3-e madde bu cezanın artırılması durumunda uygulanır. 87/1-a-d madde ise cezanın artırılması sebeplerini tanımlar.
3. Ceza Dairesi         2020/1614 E.  ,  2020/4876 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten yaralama
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1)Tanık olan babası ile tartışırken, mağdur kardeşinin odanın kapısını tartışma büyümesin diye kapatması sonrasında, sanığın tahta parçasını kapının çift parçalı ince buzlu camına fırlatarak, kırılan cam parçalarıyla arada duran mağdur kardeşinin yaralanmasına neden olduğu olayda, sanığın mağdura yönelik olası kastla yaralama suçundan cezalandırılması gerektiği halde kasten yaralama suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    2)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas ve 2017/247 sayılı Kararında belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK"nin 87/1-d-son maddesinin uygulanması suretiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No: 25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No: 29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) kararlarında belirtildiği üzere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. Maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. Maddesine ve CMK’nin 226. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
    3)Sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nin 86/1. maddesi uyarınca tayin olunan ""1 yıl 6 ay"" hapis cezasının, TCK"nin 86/3-e maddesi uyarınca (½) oranında artırılması sırasında ""1 yıl 15 ay"" hapis cezası yerine hesap hatası yapılarak ""2 yıl 3 ay"" hapis cezasına hükmolunması ve aynı şekilde bu cezanın TCK"nin 87/1-a-d maddesi gereğince bir kat artırılması sonucu ""2 yıl 30 ay"" hapis cezası yerine ""4 yıl 6 ay"" hapis cezasına hükmolunması,
    4)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.03.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.