MAHKEMESİ : İstanbul 10. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/12/2012
NUMARASI : 2011/420-2012/1362

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

K A R A R

Borçlu vekili İcra Mahkemesine başvurusunda; taraflar arasında imzalanan ve Mahkemece onaylanan anlaşmalı boşanma protokolünün 3. bendinde; müvekkili tarafından ödenecek olan 8.700 TL"nin muacceliyet tarihinin, "Kooperatifçe yapılacak olan cem"an 26.000 TL"lik ödemenin 8.700 TL"sinin fiili ödeme gününden itibaren en geç bir iş günü içinde olacağını", ayrıca protokolde", Kooperatifin müvekkil hesabına tamamen ödeyeceği 26.000 TL"nin ..." denmek suretiyle müvekkilinin borcunun doğabilmesi için paranın tamamen ödenmiş olması gerektiğinin taraflarca kabul edilmiş ve bu şekli ile ilama bağlanmış olduğunu, buna rağmen Kooperatiften müvekkilinin alacağının tamamını alamamış olduğunu belirterek takibin, müvekkilinin alacağını tamamen alıncaya dek ertelenmesini, işlemiş faizin iptalini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine ve fazla talep edilen faizin iptaline karar verilmiş; karar borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında yapılan protokolün 3. maddesinde; "üçüncü şahıs Kooperatifin cem"an 26.000 TL"nin 1/3"üne denk gelen 8.700 TL"sinin T. E."a ödenmesi, 2/3"ü olan 17.300 TL"nin F. E."a ödenmesi konusunda mutabık kalmışlar, üçüncü şahıs Kooperatifin F. E.hesabına cem"an 26.000 TL ödemesi halinde bu paranın 1/3"ü olan 8.700 TL"sinin fiili ödeme gününden itibaren en geç bir iş günü içinde T. E. hesabına yatırılacağı" kararlaştırılmıştır. Kooperatifçe borçlu Feyza"nın hesabına bu miktar ödemenin yapıldığı iddia edilip delillendirilmediği gibi, Feyza"nın Kooperatif aleyhine Kadıköy 5.İcra Müdürlüğü"nün 2006/14698 Esas sayılı dosyası ile başlattığı takipte kendisine ödenecek miktarı takibe koyduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda şikayetçi borçlu Feyza aleyhine yapılan takibin dayanağı bulunmadığından şikayetin tümden kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esası ile ilgili şikayetin reddi doğru değildir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 20.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.