21. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/25799 Karar No: 2008/17278 Karar Tarihi: 10.11.2008
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/25799 Esas 2008/17278 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2007/25799 E. , 2008/17278 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 8. İş Mahkemesi TARİHİ : 05/12/2007 NUMARASI : 2004/562-2007/694
Davacı, tahakkuk ettirilen idari para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptaline, icranın durdurulmasına, borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava nitelikçe apartman işyerinin belgelerini süresinde ibraz etmemesi nedeniyle Kurumca tahakkuk ettirilen idari para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Bu yönüyle davanın yasal dayanağının 506 sayılı yasanın 80/5 ve 6183 sayılı yasanın 58. maddeleridir. 506 sayılı Yasa"nın 80/5.maddesine göre “Kurumun, süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır. Kurum, 6183 sayılı Kanunun uygulanmasında Maliye Bakanlığı, diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır. 6183 sayılı Yasa"nın 58/1. .maddesine göre ise, “ Kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs,böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. Somut olayda iptali istenen dava konusu 13.07.2004 gün 86720 sayılı ödeme emrinin 20.07.2004 tarihinde yöntemince tebliğ edildiği dosya içerisindeki tebligat parçasından anlaşılmaktadır. Dava ise 28.07.2004 tarihinde açılmıştır. Hal böyle olunca da davanın 6183 sayılı yasanın 58.maddesinde öngörülen 7 günlük süre geçtikten sonra açıldığından reddi gerekirken, esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın ve özellikle davanın süresinde açılmadığından reddi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı SSK Başkanlığı’nın bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.