7. Hukuk Dairesi 2015/44450 E. , 2016/2542 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davacının davalı ..."nün alt işvereni ..."nde çalışmaya başladığını, Belediye İş Sendikası ile ... arasında 01/03/2013-28/02/2015 döneminde geçerli TİS"nin Yüksek Hakem Kurulu"nun 17/09/2013 tarih 2013/111-167 K sayılı kararı ile akdedildiğini, alacakların TİS hükümülrine göre ödenmediğini belirterek fark ücret, fark fazla çalışma ücreti, fark genel tatil ücreti, ikramiye, yemek yardımı ve yakacak yardımının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir
Davalı ... vekili, diğer davalı şirket ile aralarında personel temini için sözleşme imzalandığını ve bunun için bedel ödendiğini, 4734 sayılı Kanun kapsamında yapılmış ihale dışında ödeme yapılmasının mümkün olmadığını, yüklenicinin her ay sözleşme hükümleri doğrultusunda idareden hak edişlerini aldığını ve bu hak edişlere göre çalışanlara ücretlerini ödemesi gerektiğini, yükleniciye sözleşmenin 66. maddesi kapsamında başkaca bir ödemenin yapılamayacağını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, ... ile akdedilen sözleşmenin devamı sırasında Yüksek Hakem Kurulu"nun kararının tebellüğ edildiğini, diğer davalı idareye başvuruda bulunulduğunu, TİS"nin uygulanmasında mücbir sebebin oluştuğunu, durumun Kamu İhale Kurumuna bildirilmesi gerektiğinin bildirildiğini ancak talebin reddedildiğini, bu durum karşısında sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Anayasanın 141"nci maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297"nci maddesinde de hüküm altına alınmıştır. Anılan anayasal ve yasal düzenlemeler gereğince yargıcın, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kararda göstermesi zorunludur. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır. Kararın gerekçesi ile hüküm fıkrasının birbirine aykırı olmaması gerekir.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının brüt ikramiye alacağının 800,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Mahkemece gerekçede bilirkişi raporuna itibar edilerek brüt 800,00 TL ikramiye alacağının kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği belirtilmesine rağmen 1.000,00 TL brüt ikramiye alacağı hüküm altına alınmıştır. Bu durumda gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki doğmuştur.
Yapılacak iş; bu aykırılığın giderilmesi suretiyle gerçeğe ve hukuka uygun bir karar vermektir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde davalılara iadesine, 10.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.