20. Hukuk Dairesi 2015/8899 E. , 2016/5001 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Tapuda 16.159,00 m² yüzölçümüyle davalılar adına kayıtlı olan ... mahallesi eski 381 parsel sayılı taşınmaz, yörede 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanunun 22/2-a maddesi hükmüne göre yapılan uygulama kadastrosu sırasında yüzölçümü 17.931,22 m² olarak düzeltilip 27844 ada 8 parsel sayısı verilerek mülkiyeti tapu kütüğünde olduğu gibi tespit edilmiştir.
Davacı ... ... vekili 08.07.2010 tarihli dilekçesi ile çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığı iddiasıyla taşınmazın 22/2-a tespitinin iptali ile orman vasfıyla tapuya kayıt ve tescili isteğiyle dava açmıştır.
Mahkemece, çekişmeli parselin yenileme kadastrosunun yapıldığı, bu çalışmanın teknik çalışmalar ile sınırlı olduğu, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş ya da geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı, yenilemede ilk kadastroda belirlenen sınırlara uyulacağı gerekçesiyle davanın reddine ve dava konusu ... köyü 27844 ada 8 sayılı parselin 17931,22 m² olarak tapu kütüğüne aktarılmasına, sınırların ve yüzölçümünün düzeltilmesine karar verilmiş, davacı ... ... vekilinin temyizi üzerine, hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 05/03/2012 tarih ve ... sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “3402 sayılı Kanunun 22/2-a çalışmanın yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığı yöntemince araştırılması ve kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içinde kalan yer iddiasına dayalı tapu iptal ve tescile ilişkin talepte ise kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gözetilerek tasarrufa ilişkin bu dava yönünden görevsizliğe karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, Daire bozma kararı üzerine önceki kararda direnilmesine ilişkin verilen kararın ... ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Hukuk Genel Kurulunun 30.10.2013 tarih ve 2013/20-1050 E. - 2013/1509 K. sayılı kararı ile “...Dava dilekçesi içeriğinden, davacı ... ...nin davasının yenileme kadastrosuna itiraza mı, yoksa mülkiyet iddiasına mı yönelik olduğu ya da her iki istemi de içerip içermediği açıkça anlaşılamadığından, öncelikle davacı ... ... vekilinden, davasının sadece 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca tesbite itiraz mı; yoksa sadece mülkiyete ilişkin mi olduğu veya her iki istemi de birlikte içerip içermediği hususu açıklattırılmalı, dava, sadece 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme işlemine itiraza ilişkin ise, Özel Daire bozma kararında değinildiği gibi, yapılan araştırma hüküm kurmaya yeterli olmadığı, davanın yalnızca mülkiyet iddiasına dayalı olması halinde, davanın genel mahkemede görülmesi gerektiği, davanın hem mülkiyet iddiasına, hem de 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastrosu tespitine itiraza ilişkin olması halinde ise; yenileme işlemine itiraz istemi yönünden, bozma kararında değinilen araştırmaların yapılarak karar verilmesi; mülkiyet iddiası yönünden ise görevsizlik kararı verilmesi gerekir...” denilerek direnme kararı bozulmuştur.
Mahkemece, Hukuk Genel Kurulu kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonunda, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesine itiraza ilişkin davanın reddine ve eski 381 sayılı parselin uygulama tutanağı gibi 27844 ada 3 parsel sayısı ve 17.931,22 m² yüzölçümüyle tapu siciline aktarılmasına, orman vasfıyla tapuya tescil isteği yönünden ise mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı ... ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraza ilişkindir.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 02/05/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.