11. Hukuk Dairesi 2016/9824 E. , 2016/8376 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 28/04/2015 tarih ve 2011/142-2015/156 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı banka vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin ön muhasebecisi olarak çalışan davalı ...’in diğer davalı bankaya yazılmış görünen sahte talimatlarla davalı bankadaki müvekkili hesabından 208.000,00 TL çekerek zimmetine geçirdiğini, davalı banka personelinin müvekkilinin herhangi bir geçerli talimatı olmadığı halde özensiz davranarak müvekkilinin parasının diğer davalı tarafından çekilmesine sebep olduğu için kusurlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 208.000,00 TL’nin en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili; müvekkilinin gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini, oluşan zarardan sorumlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı ..."in sahte talimatlar düzenlemesi sebebiyle zarara uğradığı, diğer davalı bankanın ödeme talimatlarını ve vakfın nasıl temsil edileceğine dair sirkülerin şartlarını ve talimatlardaki imzaları kontrol etmeden ödeme yaptığı, sirkülerde kaşe altında çift imza şartı olmasına rağmen hiçbir ödeme talimatında kaşe olmadığı ve imza tekemmülü için gerekli kontrolün yapılmadığı, bu durumda davalı bankanın da basiretli bir tacir gibi davranmadığı, zararın meydana gelmesinde bankanın da kusuru olduğu gerekçesiyle 208.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı banka vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı banka vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, banka çalışanının yolsuz işlemleri nedeniyle mevduat sahibi davacının alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece yukarıda özetlenen nedenlerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davalı banka nezdindeki davacı hesabından usulsüz şekilde işlem yapan ve sahte talimatlar düzenleyen diğer davalının, davacı vakfın çalışanı olması nedeniyle iyi adam çalıştırmayan, diğer davalıyı seçmede ve denetlemede gerekli dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacının da olayda müterafik kusuru bulunmakta olup, mahkemece, davacı vakfın müterafik kusur oranı tespit edilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı banka vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı banka vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı banka yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 24/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.