Davacı, 6.3.1974-2002 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kanuni gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, 6.3.1974 tarihi ile 2002 yılları arasında 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olduğunun tesbitini istemiştir.
Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş ise de; varılan sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 4.5.1979 tarihinde yürürlüğe giren 2229 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesinin öngördüğü meslek kuruluşlarına kayıtlı olma koşulu kaldırılmış sadece yasanın temel ilkesi olan kendi ad ve hesabına çalışma koşulu getirilmiş, 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesi değiştirilecek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür.
24.7.2003 tarihli 4956 sayılı Yasa’nın 47. maddesi ile 1479 sayılı Yasa’ya eklenen Geçici 18. maddede bu kanuna göre sigortalılık nitelikleri taşıdıkları halde 4.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların hak ve mükellefiyetlerinin 4.10.2000 tarihinden itibaren başlayacağı ancak bu kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilmiş olan sigortalıların sigortalılıklarının bu kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20.4.1982-4.10.2000 tarihleri arasındaki vergi kayıtlarını belgelemek ve belgelenen bu sürelere ilişkin olan hesaplanacak prim borçlarının tamamını tebliğden itibaren bir yıl içinde ödemede bulundukları takdirde bu sürelerin sigortalılık süresi olarak değerlendirileceği bildirilmiştir.
1479 sayılı Yasa"da 506 sayılı Yasa"nın 79. maddesine koşut geçmiş sürelerin tespitine olanak tanıyan bi r düzenleme mevcut değildir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 1479 sayılı Yasa’ya tabi Bağ-Kur sigortalılık kaydının bulunmadığı, 1.1.1974-1.1.1977 tarihleri arasında Vergi kaydının, 6.3.1974-19.3.2002 tarihleri arasında Ticaret ve Sanayi Odası kaydının, 6.3.1974-19.3.2002 tarihleri arasında Ticaret Sicili kaydının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda; davacı, Bağ-Kur’a 04.10.2000 tarihi öncesinde kayıt ve tescil yaptırmamıştır. Mahkemece, davacının 04.10.2000 tarihi öncesinde kaydının bulunmamasına rağmen ticaret sicili ve sanayi oda kayıtlarına dayanılarak sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. HGK.nun 15.11.2006 gün ve 2006/703 Esas, 728 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde 04.10.2000 tarihinden önceki dönem için tespit kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 03.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.