17. Hukuk Dairesi 2016/9912 E. , 2017/4014 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ..."e ait olan ... plakalı araca 02.12.2013 tarihinde davalının arkadan çarparak maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, kaza sonucu kaza tespit tutanağı tutulmasını beklemeden davalının kaza mahallinden uzaklaştığını, Mahkemece yapılan tespitte toplam 7.661,32 TL hasar oluştuğunu, oluşan hasar nedeniyle ... 7. İcra Müdürlüğü"nün 2014/4824 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kazada kusurunun bulunmadığını ve hasar miktarının fahiş olduğunu, delil tespitinin kazadan 5 ay sonra yapıldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
İhbar edilen .... vekili, davalı tarafın kusursuz olduğunu ve hasarın fahiş olduğunu belirtmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı tarafın %100 kusurlu, hasar bedelinin 7.386,00 TL olduğu belirtilerek, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 7.386,00 TL üzerinden, davalı borçlunun ... 7.İcra Dairesinin 2014/4824 sayılı takip dosyasına yaptığı itirazının iptaline, takibin devamına, fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusura ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Mahkemece, davacının talep ettiği 7.661,32 TL maddi tazminatın 7.386,00 TL"si için kısmen kabul kararı verilmiş, 275,32 TL"lik maddi tazminat yönünden dava red edilmiş ancak davalı lehine 1.800,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir. Hüküm tarihinde yürülükte bulunanan AAÜT"nin 13. maddesinde “(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.” şeklinde düzenlenmiştir. O halde; davalı lehine hükmedilen vekalet ücreti red edilen miktar olan 275,32 TL"yi geçemeyeceğinden davalı lehine 275,32 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 1.800,00 TL"ye hükmedilmesi doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin paragrafındaki "red edilen miktar üzerinden davalı yararına" ibaresinden sonra gelen "1.800,00 TL maktu" ibaresinin yerine "275,32 TL" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 12/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.