Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2992
Karar No: 2014/5987
Karar Tarihi: 27.03.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/2992 Esas 2014/5987 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı, genel kredi sözleşmesinden doğan borcun kefilidir. Davacı banka, borcun ödenmemesi nedeniyle 18. İcra Müdürlüğü'nde takibe başladı. Davalı itiraz etti ve itirazın iptali davası açıldı. Mahkeme, davalının kefalet limitleri kapsamında ödediği borcun, kendi temerrüdünün etkisiyle arttığını belirtti ve toplam borcu tespit ederek itirazın iptaline karar verdi. Ancak, karar Yargıtay tarafından bozuldu, çünkü davalının imzaladığı sözleşmenin hangi borca ilişkin olduğu ve borç miktarının yeterli biçimde araştırılmadığı belirtildi. Kararın ayrıntılı sebeplerini açıklayacak kanun maddeleri belirtilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi         2014/2992 E.  ,  2014/5987 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 01/12/2010
    NUMARASI : 2010/3-2010/666

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı N.. İ.. gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan asilin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı R..Temizlik Güvenlik İnşaat Gıda Turizm Taahhüt İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti. arasında imzalanan genel kredi sözleşmesini davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, genel kredi sözleşmesinden doğan mevcut borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek davalı hakkında Ankara 18. İcra Müdürlüğü"nün 2009/15659 E. sayılı dosyasında icra takibi yaptıklarını, davalının itirazıyla takibin durduğunu belirterek davalının haksız itirazlarının iptaline ve %40 tazminata hükmedilmelerini talep ve dava etmiştir.
    Davalı 26/04/2010 tarihli dilekçesiyle, dava dışı şirketi tanımadığını, dava konusu kredi borcunun başka bir tanıdığı için dava dışı şirket tarafından bankadan çekildiğini, kendisinin de bu borca ipotek vermek suretiyle kefil olduğunu, borcun ödenmesi üzerine ipoteğin kaldırıldığını, böylece kendi kefaletinin de son bulduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davalının dava dışı şirket ile davacı banka arasında akdedilen genel kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi halinde davalının kefalet limitleri kapsamında ödenmeyen borçtan ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile Ankara 18. İcra Müdürlüğü"nün 2009/15659 E. Sayılı dosyasında davalının 14.098,52 TL asıl alacak, 1.146,68 TL işlemiş faiz, 57,33 TL BSMV ve 358,13 TL masraf olmak üzere toplam 15.660,66 TL"ye yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar için devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %48 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5"i oranında BSMV uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacak ve işlemiş faiz üzerinden davacı lehine %40 tazminata karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcunun tahsili amacıyla başlatılan takibe müşterek borçlu ve mütelsesil kefil olan davalının itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
    Davalının 07/07/2005 tarihli genel kredi sözleşmesinin 64. sayfasında müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunmaktadır. Dosya arasında davacı banka tarafından icra takibine konu edilen tarihsiz diğer kredi sözleşmesine davalı kefil değildir.
    Kendi imzasını taşıyan genel kredi sözleşmesine dayalı olarak borçluya kullandırılan kredilere kefil davalı, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumludur. Ne var ki, alının bilirkişi raporunda kredi alacağının hangi sözleşmeden kaynaklandığı ve davalının sorumlu olduğu borç miktarı yeterince incelenip araştırılmadığı gibi rapor Yargıtay denetimine de elverişli değildir.
    Bu durumda öncelikle davalı kefilin imzasını taşıyan sözleşmeden doğan bir borç bulunup bulunmadığının belirtilmesi yönünden konusunda uzman yeni bir bilirkişi kurulundan rapor alınıp, uygun sonucu çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 27.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi