19. Hukuk Dairesi 2018/1360 E. , 2019/4517 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davacı şirketin davalı ile 05/09/2005 tarihli bayilik sözleşmesi imzaladığını, sözleşme kapsamında Urla" da faaliyet gösterecek benzin istasyonu için gerekli tüm demirbaş malzemelerinin davacı şirketçe sağlandığını, sözleşmedeki sürenin henüz dolmamasına karşın davalının gönderdiği ihtarname ile Rekabet Kurumu tarafından dikey anlaşmalarda grup muafiyetine ilişkin yayınlanan 2002/2 ve 2003/3 sayılı tebliğleri uyarınca 18/09/2010 tarihi itibariyle sözleşmenin geçersiz hale geldiğini davacıya bildirdiğini, davacının da cevabi ihtarında davalıya ariyet olarak teslim edilen demirbaşların on gün içinde iadesini istediğini, ancak davalının sözleşmenin sona ermesinden sonra bu demirbaş ve teçhizatın kendisine ait olacağından bahisle iade etmediğini belirterek, menkul niteliğindeki demirbaşların davalıdan istirdadına, iadesinin mümkün olmaması halinde İİK. 24. maddesinin uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 05/09/2005 tarihinde imzalanan bayilik sözleşmesinin 05/09/2010 tarihinde sona ermesi nedeniyle sözleşmenin de yenilenmemesi iradesine bağlı olarak sözleşmenin bağlayıcılık hükmünün ortadan kalktığını, bir kısım demirbaşların iade edildiğini, ayrıca ek protokolün ikinci maddesine göre sözleşme sonunda demirbaş malzemelerinin iade edilmeyeceğinin belirtildiğini bildirerek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında akdedilen 05/09/2005 tarihli bayilik sözleşmesi kapsamında davacı tarafın intifa süresi boyunca bu bayilik ilişkisinden faydalanacağı düşüncesi ile hareket ettiği, sözleşmede yer alan ve "Aytemiz tarafından haklı nedenlerle tek taraflı fesih gerçekleşmediği takdirde Aytemiz demirbaş malzemelerin iadesini talep etmeyecektir." ifadelerinin bu amaca yönelik olduğu, sözleşmenin davacı tarafça fesh edilmediği, bu sebeplerle davacı tarafın 08/07/2014 tarihli dilekçesi kapsamı da dikkate alınarak anılan dilekçede dökümü yapılan davaya konu demirbaşlara yönelik talep hakkının yerinde olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile; demişbaşların davalıdan alınıp davacıya iadesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi gereğince davacı şirket tarafından davalı bayiye ariyet olarak verilen menkul malların istirdadı davasıdır. Davalı cevabında istirdata konu malların bir kısmının iade edildiğini, bir kısmının da sözleşmenin eki protokolün ikinci maddesi gereğince sözleşmenin süresi tamamlandığı için talep edilemeyeceğini belirtmiştir. Mahkemece yapılan tahkikatta mali müşavir bilirkişiye inceleme yaptırılmış ise de bu inceleme taraflar arasındaki ihtilaflı konuya ilişkin değildir. Bilirkişi raporuna davalı tarafından bu yönde yapılan itiraz mahkemece karşılanmamıştır. Mahkemece yapılacak iş taraflar arasındaki sözleşme gereğince davacı tarafından davalıya teslim edilen ariyetlerin teslimine ilişkin tutanak ile bir kısım ariyetlerin davalı tarafından davacıya iadesine ilişkin tutanağın, taraflara atfen atılan imza yönünden sıhhati saptandıktan sonra, bilirkişiye bir mukayese yaptırılarak ariyetlerden iade edilmeyenlerin hangileri olduğunun saptanması, daha sonra ariyetlerin niteliğine göre sözleşmenin eki olan protokolün ikinci maddesi gereğince iadesi gerekip gerekmediği üzerinde durulup iadesi gerekenler varsa bunlar yönünden davanın kabulüne karar vermekten ibarettir. Mahkemenin tahkikatı tamamlamadan karar vermesi muhakeme hukukuna aykırı olmuştur.
Ayrıca mahkemece tahkikatın tamamlandığı kabul edildikten sonra Hukuk Muhakemesi Kanunu"nun 144 maddesi gereğince tarafların sözlü yargılamanın yapılması ve hükmün tefhimi için tarafların davet edilmesi gerekirken bu yapılmadan ve mahkemece tahkikatın bittiğinin bildirildiği celse davalı vekili hazır olduğu halde sözlü yargılama için ayrı bir gün verilmesi hakkından vazgeçip vazgeçmeyeceği sorulmadan hüküm verilmesi, davalının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmesidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 25/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.