Kasten yaralama - 6136 sayılı Yasaya aykırılık - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2010/721 Esas 2013/2277 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi
Esas No: 2010/721
Karar No: 2013/2277

Kasten yaralama - 6136 sayılı Yasaya aykırılık - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2010/721 Esas 2013/2277 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 26/05/2009 tarihli kararına göre, sanık Mehmet'in 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan cezalandırılması kesinleştiği için bu suçtan kurulan hüküm temyiz edilemez. Sanık Azamet hakkında verilen \"hükmün açıklanmasının geri bırakılması\" kararı ise itirazıyla değerlendirilebilir. Temyiz kapsamına dahil olan Mehmet'in kasten yaralama ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından mahkum olduğu belirtilir. Gerekçeli kararda usule aykırılık olduğu gerekçesiyle hüküm bozulur. Kararın detayları için Anayasa'nın 141, 5271 sayılı CMK'nın 34, 230 ve 232 maddelerine atıfta bulunulur.

1. Ceza Dairesi 2010/721 E. , 2013/2277 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No: 1 - 2009/298745
MAHKEMESİ : Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO: 26/05/2009, 2009/1 (E) ve 2009/124 (K)
SUÇ : Kasten yaralama, 6136 sayılı Yasaya aykırılık

TÜRK MİLLETİ ADINA
1-Katılan Engin"in, sanık Mehmet hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, vekilinin bu suçtan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
2-Kasten yaralama suçundan sanık Azamet hakkında verilen "hükmün açıklanmasının geri bırakılması"na dair karar, 5271 sayılı CMK.nun 231/12.maddesi uyarınca itiraz yoluna tabi olup, temyizi olanaklı olmadığından bu hususta mahallince değerlendirme yapılması mümkün görülmüş ve bu hüküm inceleme dışı bırakılmıştır.
3-Temyiz kapsamına göre sanık Mehmet hakkında mağdur Engin"i kasten yaralama ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelemesinde;
Gerekçeli kararın, Anayasa"nın 141 ve 5271 sayılı CMK.nun 34, 230 ve 232 maddelerinde belirtilen nitelikleri taşıması gerektiği, gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin açıkça gösterilmesi, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde ayrı ayrı gösterilmesi ve hangisinin hangi sebeple diğerine üstün tutulduğu belirtilerek, ulaşılan kanaat ve sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiilleri ve bunların nitelendirilmesi ile buna göre hüküm kurulması gerektiği düşünülmeyerek yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Usule aykırı olup, sanık müdafii, Cumhuriyet Savcısı ve katılan Engin vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair cihetleri incelenmeksizin hükmün öncelikle bu nedenle değişik gerekçeyle tebliğnamedeki düşünce gibi CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 19/03/2013 oybirliği ile karar verildi.