Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/17489
Karar No: 2013/1055
Karar Tarihi: 28.01.2013

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2012/17489 Esas 2013/1055 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2012/17489 E.  ,  2013/1055 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vdl. aleyhine 21/03/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın HMK"nun 114/1-a ve 115/2 md. uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine dair verilen 13/12/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalılardan ..., ... ve ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.


    Dava, haksız eyleme dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece,davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, ..."ne bağlı olarak kurulan ... tarafından yapılan Konteynır (satış yeri) hizmet alım ihalesi dosyasında yapılan incelemeler sonucunda davalıların tespit edilen hukuka aykırı eylemleri ile kamu zararına neden olduğu belirtilerek uğranılan zararın davalılar tarafından ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
    Davalılar ise, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; dava dilekçesinin sonuç ve talep bölümü açık olmadığı için hükme esas olacak talebin açıklanması hususunda davacıya bir haftalık kesin süre verildiği, yine yargılama gider avansının karşılanıp delillerinin açıklanıp ibrazı hususunda 2 haftalık kesin süre verildiği, davacı taraf vekilinin yüzüne karşı ara karar ve kesin süre verilmiş ise de dosyanın incelenmesinde 13/12/2011 günlü değerlendirme ve tutanak kapsamında ara kararların yerine getirilmediği gerekçesiyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    Dava dosyasının incelenmesinde; 02.11.2011 tarihli ara kararda "dava dilekçesinin sonuç ve istem bölümünde ödemenin davalı şirkete yapıldığı tarih olan ibaresi ile açıklanan davacı zararının somut olmadığı gözetilerek tazminat miktarına esas zararın doğduğu tarihin açıkça belirtilip talep edilmesi gerektiğinden eksikliğin giderilmesi için davacı tarafa bir haftalık kesin süre" verildiği ve yine aynı tarihli ara karar ile dava dilekçesi ve 21/06/2011 tarihli delil listesinin açıklanıp ibrazı gereken delillerinin onaylı suretlerinin davalılara da tebliğ edilecek şekilde ibraz edilmesi ya da kurum ve kuruluşlardan getirtilecek delillerin açıklanması için davacı tarafa 2 haftalık kesin süre verildiği,verilen süre içerisinde her ne kadar ara kararların yerine getirilmediği belirtilmiş ise de 04.11.2011 tarihinde Hukuk Mahkemeleri Ön Bürosu tarafından UYAP sistemi üzerinden taranarak mahkemeye kamu zararının doğduğu tarihi açıklayan beyan dilekçesinin gönderildiği ve 21.06.2011 tarihli delil
    listesinde İhale Dosyası, İnceleme Raporu, Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2011/2142 esas sayılı soruşturma dosyası, tanık, keşif ve bilirkişi incelemesi delillerine dayanıldığı, dava dilekçesine ekli olarak İnceleme Raporu ve eklerine ait bir adet klasör ile İhale Dosyasının sunulduğu Cumhuriyet Başsavcılığı Hazırlık Dosyasının da mahkemeye bildirildiği anlaşılmaktadır.
    02.11.2011 tarihli 3 nolu ara kararda ise, HMK 120/2 maddesi uyarınca taraf sayısının 5 katı 240,00 TL tebligat ücreti, diğer iş ve işlemler 50,00 TL, Keşif harcı 129,20 TL, ulaşım ücreti 75,00 TL asgari 3 tanık 90,00 TL, tanık tebligat 18,00 TL, bilirkişi ücreti 250,00 TL avans giderinin karşılanması için 2 haftalık kesin süre verildiği ve davacı tarafça süresinde gider avansının yatırılmadığı görülmektedir.
    01/10/2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"nın 120. maddesi “Davacı, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Avansın yeterli olmadığı dava sırasında anlaşılması halinde, mahkemece bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir” hükmünü içermektedir. Aynı kanunun 448. maddesi “Bu kanun hükümleri, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhal uygulanır” biçimindedir.
    Ancak Kanunun 324. maddesinde delil ikamesi avansı, 325. maddesinde ise; re"sen yapılması gereken işlemlere ilişkin giderler düzenlenmiştir.
    HMK.’nun 120. maddesindeki gider avansı ile ilgili düzenlemenin 324. maddedeki delil ikamesi için avans kuralı ile birlikte değerlendirilmesi ve dava şartı olan gider avansının delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderleri için dikkate alınması gerekir. Dolayısı ile delil ikamesi için alınacak avans ile dava şartı olan gider avansının birbirinden ayrılması, delillerin ikamesi için alınacak avansın gider avansı içinde yer almaması zorunludur.
    Tanık dinlenmesi, bilirkişi raporu alınması ve keşif gideri gibi delil ikamesine yönelik giderlerin gider avansı içinde değerlendirilmesi olanağı HMK.’nun 324. maddesi düzenlemesi karşısında yoktur. Ayrıca delil ikamesi avansının da ispat külfetine göre taraflara yükletilmesi gerekir. Delil ikamesi avansının verilen kesin süre içinde yatırılmaması davanın dava şartı yokluğu ile reddine neden teşkil etmez. Taraf belirtilen sürede delil avansı giderini yatırmazsa dayandığı o delilden vazgeçmiş sayılır.
    Şu durumda,davacı tarafından gider avansı dışındaki ara kararların yerine getirildiği,gider avansına ilişkin olarak yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere tanık dinlenmesi, bilirkişi raporu alınması ve keşif gideri gibi delil ikamesine yönelik giderlerin gider avansı içinde değerlendirilmesi olanağının HMK.’nun 324. maddesi düzenlemesi karşısında olmadığı gözetilmeden karar verilmesi doğru değildir,
    Açıklanan nedenlerle mahkemece dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi