10. Ceza Dairesi 2017/7175 E. , 2021/945 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : BAKIRKÖY 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde verilen hükmün incelenmesinde;
Dairemizin 29.06.2014 tarihli 2010/2616 esas ve 2014/4958 karar sayılı bozma ilamına uyularak dosya arasına alınan Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/17 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan..."dan 14.12.2006 tarihinde ele geçirilen net 2,36 gram esrara ilişkin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 08.01.2007 tarihli, 2006/81093 soruşturma, 2007/45 esas ve 2007/17 iddianame numaralı iddianamesi ile sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan dava açıldığı ve Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 07.05.2008 tarihli, 2007/17 esas ve 2008/227 karar sayılı ilamı ile temyize konu bu dosya gerekçe gösterilerek, davanın reddine karar verildiği,
22.12.2006 tarihinde sanığın ikametinde ele geçen 295 gram esrara ilişkin olarak, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 25.01.2007 tarihli, 2006/83006 soruşturma, 2007/494 esas ve 2007/133 iddianame numaralı iddianamesi ile sanık hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan dava açıldığı, Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.03.2007 tarihli, 2007/40 esas ve 2007/125227 karar sayılı ilamı ile sanığın eyleminin "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunu oluşturduğu kabul edilerek tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymaması nedeniyle 17.12.2008 tarihli ek karar ile 10 ay hapis cezası ile mahkûmiyetine karar verildiği, sanık müdafii tarafından hükmün temyizi üzerine Yargıtay 20. Ceza Dairesinin 09.06.2015 tarihli 2015/2376 esas ve 2015/1720 karar sayılı ilamı ile "Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra; a) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına", b) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması," gerekçesi ile hükmün bozulduğu, bozma üzerine yapılan yargılama neticesinde 10.06.2006 tarihli ek karar ile sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve kararın 09.09.2016 tarihinde kesinleştiği,
Anlaşılmakla; dosyadaki bilgi ve belgelere göre, sanığın savunmasının aksine, 15.12.2006 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan ..."dan ele geçen net 4,4 gram esrarı sanığın verdiğine veya bu uyuşturucu madde ile ilgisi olduğuna ilişkin, adı geçenin sonradan döndüğü kolluktaki müdafiisiz beyanı dışında her türlü şüpheden uzak, yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 25/01/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.