14. Ceza Dairesi Esas No: 2012/10816 Karar No: 2014/2571 Karar Tarihi: 03.03.2014
Irza geçme - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/10816 Esas 2014/2571 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların reşit olmayan mağdure ile rızasıyla cinsel ilişkiye girdiği suçtan mahkum olduğu belirtilen kararda, suçun cezasının üst sınırı itibarıyla zamanaşımı süresinin dolması sebebiyle hükümlerin bozulduğu ve davaların zamanaşımı nedeniyle düştüğü belirtiliyor. Kararda, söz konusu suçun 765 sayılı TCK'nın 416/3. maddesinde yer aldığı, suç tarihi olan 18.05.2005'ten inceleme tarihine kadar geçen süre içinde cezasının zamanaşımının gerçekleştiği ve 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi ile 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesinin göz önünde bulundurularak hükümlerin bozulduğu ve davaların zamanaşımı nedeniyle düştüğü ifade ediliyor. Kanun maddeleri ise sırasıyla, suçun cezasını belirleyen 765 sayılı TCK'nın 416/3. maddesi, cezasının zamanaşımını düzenleyen 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi ve hükümlerin bozulmasına sebep olan 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi olarak belirtiliyor.
14. Ceza Dairesi 2012/10816 E. , 2014/2571 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Irza geçme HÜKÜM : Reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan mahkûmiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Olayın oluşumu ve mahkemenin kabulüne göre; sanıkların eylemlerine uyan reşit olmayan mağdureyle rızasıyla cinsi münasebette bulunma suçunun 765 sayılı TCK.nın 416/3. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla, aynı Kanunun 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirtilen 7 yıl 6 aylık asli ve ilave zamanaşımına tâbi olduğu, suç tarihi olan 18.05.2005"den inceleme tarihine kadar bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK.nın 7/2. maddesi ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilmek suretiyle hükümlerin CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK.nın 223/8. maddeleri uyarınca davaların zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 03.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.