14. Hukuk Dairesi 2014/9708 E. , 2015/1976 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.07.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat istenmesi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalılar ... Belediyesi ile .... Belediyesi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, Hazineye ait ... Köyü ... (...) nolu kök parselin içinde bulunduğu alanda ... Belediyesi ile ... Belediyesi tarafından yapılan imar düzenlemelerinin idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek, kadastral parselin ihyası ile Hazine adına tescilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
... hakkında karar verilmesine yerolmadığına, diğer davalı Belediyeler yönünden davanın reddine dair verilen karar, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2012/13868 Esas, 2012/15525 Karar sayılı ilamıyla; “... sicil kaydının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kaydın dayanıksız hale geldiği ve sicilin yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmiş olup, tescil harici taşlık alandan ihdasen Hazine adına oluşan dava konusu parsel kapsamında kalan yer yönünden eski hale ihya isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekeceği kuşkusuzdur.
Hemen belirtmek gerekir ki; iptal edilen imar düzenlemesi gereği çekişme konusu ihdas parselinin geometrik olarak bulunduğu yerin park, yol ve orman gibi benzeri alanlara terkedilmiş olması da sonuca etkili değildir. Hal böyle olunca; imar işlemlerinin idari yargı yerinde görülüp kesinleşen davalar ile iptal edildiği ve sicilin dayanağı kalmadığı gözetilerek eski hale ihya isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
Kabule göre de; taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli avukatlık ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin edilmiş olması da isabetsizdir” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak, ... hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar yönünden eski hale ihya isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili, davalı ... vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin ve davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz istemleri yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir
2-Dava, imar işleminin iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyası isteğine ilişkin olup dava konusu taşınmazın yeniden ihdas edilmesi yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı ve davalılar vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün 2. fıkrasının çıkartılarak yerine “...2-Diğer davalılar hakkındaki davanın kabulü ile dava konusu ... İli ... İlçesi ... köyünde dosya arasında bulunan bilirkişi heyetinin 06.04.2010 tarihli krokili raporunda gösterdiği 1470,00 m2"lik kısmın imar uygulama öncesi kadastral hak durumuna dönülerek 1057 sayılı parsel olarak ihyası ile Hazine adına Tapuya kayıt ve Tesciline,...” cümlesinin yazılmasına, hükmün HUMK"nın 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davalılara iadesine, 26.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.