7. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4724 Karar No: 2021/1550 Karar Tarihi: 08.02.2021
5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/4724 Esas 2021/1550 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Yerel mahkeme tarafından verilen kararın temyizi sonucunda, 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçundan ceza verilen sanığın lehine olan düzenlemeler göz önüne alınarak, yerel mahkemenin yasal koşulların oluşup oluşmadığını tespit edip uygulama yapması zorunluluğu bulunmaktadır. Ancak, yerel mahkemenin takdiri indirim uygulama maddesinin yanlış yerine yazılması, adli para cezasının paraya çevrilmesi sırasında uygulama maddesinin de yanlış yerine yazılması, TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle değerlendirilmesi gerektiği, kaçak eşyanın müsadere edilmesi gerektiği halde tasfiyesine karar verildiği ve zarar görmediği halde Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu'nun lehine vekâlet ücretine hükmedildiği tespit edildiğinden, karar bozuldu. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise şöyledir: 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesi, 5/2. maddesi (ek fıkra), 13/1. maddesi; 5237 sayılı TCK'nun 7. ve 53. maddeleri; 7242 sayılı Yasa'nın 63. maddesi ve 5607 sayılı Kanuna eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası.
7. Ceza Dairesi 2018/4724 E. , 2021/1550 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, Kabule göre de; 1-Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK"nun 62/1. maddesi yerine TCK"nun 62. maddesi yazılması suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi, 2-Gün adli para cezasının paraya çevrilmesi sırasında uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK"nun 52/2. maddesi yerine TCK"nun 50/1 maddesi yazılması suretiyle CMUK’nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi, 3-Hükümden sonra 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 4-Dava konusu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK"nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi ve kaçak eşyanın müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken tasfiyesine karar verilmesi, 5-Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumunun davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekâlet ücretine hükmolunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.