Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/3110 Esas 2016/20500 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3110
Karar No: 2016/20500
Karar Tarihi: 14.12.2016

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/3110 Esas 2016/20500 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi         2016/3110 E.  ,  2016/20500 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    1) Sanık ..."ın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanığın yokluğunda verilen ve usulüne uygun şekilde 07.04.2014 tarihinde tebliğ edilen hükmü, sanığın 1412 sayılı CMUK"un 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 28.05.2015 tarihinde temyiz etmesi nedeniyle ve ileri sürdüğü eski hale getirme nedeni yerinde görülmediğinden reddi ile, süreden sonraki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
    2) Sanık ..."in temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Temyiz süresinin geçirilmiş olması nedeniyle ileri sürülen eski hale getirme istemleri hakkında inceleme ve karar verme yetkisinin 5271 sayılı CMK"nin 42/1. maddesi gereğince Yargıtay’a ait olması nedeni ile, sanığın eski hale getirme istemini de içeren 18.04.2014 tarihli dilekçesi üzerine yerel mahkemece verilen 18.04.2014 tarihli eski hale getirme talebinin kabulüne dair ek kararın yok hükmünde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Sanığın yokluğunda verilen hükmün 30.03.2014 tarihinde sanığın bildirdiği iş yeri adresine yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu anlaşılmakla, sanığın temyizinin süresinde olduğunun kabulü ile yapılan incelemede;
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    a) Tarafların beyanı, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre; Mağdur ... ile arkadaşlarının olayın gerçekleştiği barda yüksek sesle ve küfürlü konuşarak barda bulunan diğer kişileri rahatsız etmeleri üzerine yaşanan olayda; kavga olayının başlangıcı ve gelişimi üzerinde durularak, sonucuna göre sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    b) Kısa kararda sanığın soyadının yanlış yazılması suretiyle karışıklığa neden olunması,
    c) Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 14.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.