11. Hukuk Dairesi 2015/13836 E. , 2016/8290 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 11/06/2015 tarih ve 2014/475-2015/258 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 18/10/2016 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, ... İl ..."nin 19/09/2011 tarih, 477 sayılı kararı ve imzalanan protokol gereğince 57.592,00 m2"lik taşınmazın 2.500.000 USD karşılığı ayni sermaye olarak ve müvekkilinin hissesinin sermaye artırımlarında sabit kalması kaydıyla davalıya devredildiğini, 08/08/2008 tarihli Olağanüstü Genel Kurul toplantısında şirket sermayesinin 11.000.000,00 TL"den 13.750.000,00 TL"ye çıkarılmasına karar verildiğinden müvekkilinden 1.045.000,00 TL talep edildiğini, müvekkilinin 09/02/2009 tarih ve 2243 sayılı cevabi yazısı ile sermaye arttırımına katılmayacağını belirttiğini, yapılan başvuruya rağmen 22/12/2009 tarihli yönetim kurulu toplantısında 1.045.000,00 TL tutarındaki payının diğer ortak ... A.Ş."ye satılmasına karar verildiğini, protokol hükümlerine aykırı hareket edilerek müvekkilinin hisse nispetinin % 38 oranında sabit olması gerekirken yönetim kurulu kararı ile diğer ortağa satılmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, 08/08/2008 tarihli olağanüstü genel kurul kararının iptali ile müvekkilinden talep edilen 1.045.000,00 TL"nin işlemden kaldırılmasına, müvekkilinin % 38"lik hissesinin sabit kalması ve müvekkilinin hissesinin satışına ilişkin 22/12/2009 tarihli yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, olağanüstü genel kurul toplantısının usul ve yasaya uygun olarak yapıldığını, yeni yönetim kurulunun seçimi sonrasında davacı tarafından yapılan bir itirazın bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 14.06.2012 tarih, 2011/1888 E. 2012/10598 K. sayılı ilamı ile bozulmuş olup mahkemece direnilmesi üzerine Yargırtay Hukuk Genel Kurulu"nun 02.04.2014 tarih 2013/11-1048 Esas, 2014/430 Karar sayılı ilamı ile bozulmakla mahkemece bozma ilamına uyularak, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun kararı kesin olup mahkemenin HGK"nın verdiği karara uymak zorunda olduğu ve bu karara direnilemeyeceği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun kararının II nolu alt
bendinde belirtildiği üzere iptali istenen yönetim kurulu kararı sermaye artırımına ilişkin 08/08/2008 tarihli genel kurul kararına dayalı işlem olup bu sebeple iptaline karar verilen genel kurul kararına dayanarak yönetim kurulunun bir karar almasının hükümsüz bulunduğu, hükümsüz alınan kararın ise batıl olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 02.04.2014 tarih 2013/11-1048 Esas, 2014/430 Karar sayılı ilamı ve 22.10.2014 tarih 2014/11-1471 Esas, 2014/817 Karar sayılı karar düzeltme isteminin reddine ilişkin kararı dikkate alındığında davalı şirketin 08.08.2008 tarihli olağanüstü genel kurul kararının iptaline, 22.12.2009 tarihli yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 20/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.