14. Hukuk Dairesi 2019/1061 E. , 2020/213 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalılar aleyhine 01.01.2003 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.10.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davalı ... vekili, dava konusu taşınmazlardan bir kısmının aile mezarlığı olarak tahsis edildiğini, bu nedenle satışını istemediklerini ancak 136 ada 1 parsel sayılı taşınmazın satışına karşı çıkmadıklarını dile getirmiştir.
Mahkemece tesis edilen ilk hükümde "134 ada 37, 38 ve 39 parsel sayılı taşınmazlar yönünden takipsizlik nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına, 135 ada 14 parsele ilişkin davanın feragat nedeniyle reddine, 136 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, 135 ada 12, 13, 19 ve 136 ada 11 parsel sayılı taşınmazlar yönünden aynen taksim suretiyle ortaklığın giderilmesine" karar verilmiş, hükmün davalı ... tarafından aynen taksim suretiyle ve satış suretiyle ortaklığının giderilmesine karar verilen taşınmazlar yönünden temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 13.03.2013 tarihli 2013/2302 Esas ve 2013/4416 Karar sayılı ilamıyla "136 ada 1 parsel sayılı taşınmazın satışına ilişkin hükmün onanmasına, 136 ada 11 parsel ve 135 ada 12, 13, 19 parsel sayılı taşınmazlar yönünden bu taşınmazların belediye sınırları içinde olması tek başına tarımsal arazi olma niteliğini kaldırmayacağından taşınmazların tarımsal arazi niteliğini kaybedip kaybetmedikleri hususunda araştırma yapılarak, tarımsal arazi niteliğini koruduklarının anlaşılması halinde aynen taksimlerinin mümkün bulunup bulunmadığı hususunun 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 5578 sayılı Kanun ile değişik 8. maddesi çerçevesinde değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda "Davanın kabulüne 135 ada 12, 135 ada 13, 135 ada 19 parsel ve 136 ada 11 parsel sayılı taşınmazlardaki ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesine" karar verilmiş, hükmün davalı ... vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 12.09.2017 tarihli ve 2016/16411 Esas ve 2017/6102 Karar sayılı ilamında belirtilen "Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin bozma ilamı sonrasında yapılan araştırmada ... Kaymakamlığı İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün 10.12.2013 tarihli yazısında 136 ada 11 ve 135 ada 12, 135 ada 13, 135 ada 19 parsel sayılı taşınmazların tarım arazisi olduğunun bildirildiği ancak 26.03.2014 tarihli teknik bilirkişi raporunda ilgili parsellerin 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu kapsamına girmediğinden, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu kapsamı dışında değerlendirilmesi gerektiğinin belirtildiği, 19.02.2015 tarihli teknik bilirkişi ve 09.11.2015 tarihli teknik bilirkişi raporlarının da aynı doğrultuda olduğu, ... Kaymakamlığı İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün 10.12.2013 tarihli yazısı ile 26.03.2014, 19.02.2015 ve 09.11.2015 tarihli bilirkişi raporlarının birbiriyle çelişkili olduğundan taşınmazların tarımsal arazi niteliğini kaybedip kaybetmediklerinin tam olarak tespit edilemediği, mahkemece; ... Kaymakamlığı İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü"nden taşınmazın 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu kapsamında tarım arazisi olup olmadığı ve bu çelişkinin neden kaynaklandığı sorulduktan sonra taşınmazların 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu kapsamında kalmadığının anlaşılması halinde şimdiki gibi aynen taksim kararı verilmesi taşınmazların tarım arazisi niteliğinde olduğunun anlaşılması halinde 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 5578 sayılı Kanun ile değişik 8. maddesi çerçevesinde de taşınmazların aynen taksimi mümkün bulunmadığından ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Dairemizin bozma ilamı sonrasında mahkemece "Davanın kabulü ile ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 136 ada 11 parsel, 135 ada 12 parsel, 135 ada 13 parsel ve 135 ada 19 parsel sayılı taşınmazlardaki ortaklığın aynen taksim sureti ile giderilmesine" karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davalarında mahkemece malın aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilebilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ile imar mevzuatına göre aynen bölüşmenin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması söz konusu ise aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilemez. Keza paydaşlar rıza göstermedikleri takdirde taşınmazın bir bölümü paylı bırakılamaz.
Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Davada paydaşlar arasında anlaşma olmadıkça hakim kendiliğinden bazı taşınmazların bir kısım paydaşlara, kalanın diğer paydaşlara verilmesi şeklinde aynen bölünerek paylaştırmaya karar veremez.
Aynen bölünerek paylaştırma (taksim) halinde teknik bilirkişiye ifraz (taksim) projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz Belediye veya mücavir alan hudutları içerisinde ise Belediye Encümeninden karar alınmak suretiyle belediyeden, Belediye dışında ise İl İdare Kurulundan İmar Yasası ve Yönetmeliğine göre bölüşmenin (taksimin) mümkün olup olmadığı sorulur. İfraz projesinde kimlere nerelerin verileceği konusunda paydaşlar anlaşamazlar ise hakim huzurunda kura çekilerek belirlenir.
Onay makamından olumsuz cevap gelmesi halinde paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi gerekir.
Somut olaya gelince; aynen taksim suretiyle ortaklığının giderilmesine karar verilen 136 ada 11 parsel sayılı taşınmazdaki davalı ..."a ait 1/3 hissenin ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.05.2018 tarihli ve 2017/187 Esas ve 2018/472 Karar sayılı ilamı ile 1/3"ünün iptali ile davalı ... adına tespitine karar verilmiş, güncel tapu kayıtlarına göre 136 ada 11 parsel sayılı taşınmazda davalı ..."ın 1/3, ..."ın 1/3 ve 1/9 olmak üzere iki ayrı hissesi ve ..."ın 2/9 hissesi oluşmuştur. Hal böyle olunca davacı ve davalılara ait hisselerdeki eşitlik bozulduğundan mahkemece anılan karar gözetilmeksizin eski tapu kayıtları üzerinden hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 136 ada 11 parselin güncel tapu kaydına göre değişen hisse miktarları dikkate alınarak taşınmazın aynen taksiminin mümkün olup olmadığına ilişkin dosyanın bilirkişiye tevdi ile bu hususta yeniden rapor alındıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir.
Kabule göre de; aynen taksimine karar verilen taşınmazlar yönünden 492 sayılı Harçlar Yasası ve Harçlar Yasasının Genel Tebliğinin 1 sayılı Tarifesi gereğince, bu taşınmazların değerleri üzerinden karar tarihi itibariyle binde 4,55 oranında harç alınmasına karar verilmesi gerekirken bu hususun kararda gösterilmemiş olması da doğru değildir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 08.01.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.